Hakemlerin Sorunu Prim Değil, Sistem!
x
Buradasınız >> Ana Sayfa HABERLER & MAKALELER Genel Recep Cengiz Hakemlerin Sorunu Prim Değil, Sistem!

Hakemlerin Sorunu Prim Değil, Sistem!

155438 

Recep Cengiz- 14 Eylül 2020 Yeni MHK başkanı Serdar Tatlı gelişim seminerinde verilen mesajda, hakemlere karşı bir ‘güven’ sorunu olduğu kabul ediyor.

Bu sorunu ortadan kaldırmak için adaletten şaşmayacaklarını ve prim sistemi getireceklerini söylüyor. Bu da federasyon gerçeği ve MHK Başkanlığına atanan Serdar Tatlı söylemleri gözlerimizin önünde cereyan eden ama nedense görmek istemediğimiz trajik bir gerçeği kanıtlıyor.

Tespit doğru hakemlere karşı bir güven sorunu var. Ancak, çözüm için düşündüğü yöntem yanlıştır.

 

Neden mi?

 

Çünkü;

 

Futbol kamuoyu, hakem kararlarından önce Federasyon ve Hakem Kurul kararlarına inanmıyor. Hakemlerin ‘hata’ yaptıklarına, Federasyon ve Hakem Kurulunun ‘yanlış’ işler yaptıklarına inanıyor.

 

  • Her kulüp, Federasyonun başka bir kulübün çıkarına hizmet ettiğini düşünerek hareket ediyor. Hakemlere gösterilen tepki üzerinden, Federasyona mesaj gönderiliyor.

  • Hakemler arasında rekabet yok, adam kayırmacılık yarışı var. Eski veya yeni fark etmiyor ‘birilerinin adamı’ sıfatı yakıştırılmayan hakem yok. Hakemlerin adil ve dürüst bir şekilde seçilmediği, klasman önerilerinin dürüstçe yapılmadığı, MHK üyelerinden birinin adamı olmadan bir hakemin klasman yükselmesi mümkün olmadığı inancı yaygın.

  • Doğru hakemlerin doğru zamanda doğru maçlara verilmediği yargısı var. Bu yargı sonucunda “sisteme güvenilmediği için hakemlere inanılmıyor.”

 

Serdar Tatlı ve ekibinin, Zekeriya Alp’in, Federasyonda oluşan ‘benim için uygun olan hakemlik içinde uygundur’ dayatmasına itiraz ettiğinden dolayı istifa ettiğini unutmadan, işe güveni sarsan ‘nedenlerden’ başlanması, bu algıyı yıkması gerekiyor.

 

Hakemlere gösterilen tepkiler bir sorun ancak hakemlerin, geçmişten gelen kendi kurullarına inanmaması daha büyük bir sorundur. Yani, sorun hakemlerin kararlarından çok ‘hakemler için karar verenlerin’ yükünü omuzlarında taşıması sorunudur. Bu sorunları hakemlere prim sistemi getirerek çözmeye çalışmak, ‘size para verelim, insanlara dürüst olduğunuza inandırın’ anlamı da taşıyor. Bu mantıkla geçen sezonlarda hakem ücretlerinde (Türkiye şartlarına göre) olağanüstü iyileştirme yapıldığını, ancak bunun hakemler üzerindeki baskıyı daha fazla artırdığını, ‘dünyanın parasını alıyorlar, yönettikleri maçlara bak!’ algısı yarattığını, hakemleri MHK üyelerine daha bağımlı hale getirdiğini unutmamak gerekiyor.

 

Oyunda kurallar değişiyor ama saha da hakem algısı değişmiyor. Oysa ki değişen kurallarının oyununun gelişmesinin yanı sıra hakem sorunlarına da katkı sağlaması, en azından maçlar seyircisiz oynanıyorken hakemleri rahatlatması gerekiyor. Örneğin, itiraz edilmeyen, tepki gösterilmeyen penaltı kararı yok. Üstelik atış iki oyuncu arasında yapılıyor ama hakem geride kalan 20 oyuncu ve ceza sahasının tamamını kontrol etmek stresini yaşıyor. Bekle gör kuralını uygularken bedenen ve zihnen daha fazla yoruluyor. Korner atışı öncesi oyunu durdurup, futbolcularla gereksiz diyaloglara giriyor. Saha içi iletişimdeki bu çatışmalar hakemleri yıpratıyor. Bu durumda sorunları çözmenin ön şartı prim değil, güven sorununu ortadan kaldırmak ve hakemleri yıpratan oyun kurallarını yeniden revize etmek olmalıdır. Buna rağmen sorunlar primle çözülmek isteniyorsa “davranış biliminde istendik davranışın daha çabuk öğrenilmesi ve pekiştirilmesi için ödül vardır ancak davranışın gerçekleştirilmesi için ihtiyaç kabul edilmesi” prensibi unutulmamalıdır.

 

Federasyonun, kendini çok şey vadeden bir şey yapmayan bir kurum algısından kurtarması, hakem kurulunda kararların hakkaniyetli alındığı, atamaların adaletli ve şeffaf bir şekilde yapıldığı yargısını oluşturmalıdır. Hakemleri birilerinin adamı olma yarışına sokmayacak, adil, dürüst ve şeffaf bir üst yönetimin varlığı, bir hakemin maç yönetmesinde yüksek başarı derecesinin prim kazanacaktır. Kısacası sorunun kalıcı çözümü için ‘ilk düğmenin doğru iliklenmesi’ gerekmektedir.{jcomments on}

 

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  1555  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Doç. Dr. Recep Cengiz Cuma, 22 Kasım 2013.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

futbolekonomihakkimizdabanner2

esitsizliktanitim

aksartbmmraporbanner

Yazarlarımızın Son Yazıları

Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Murat  Başaran
Murat Başaran
Mete İkiz
Mete İkiz
Hüseyin Özkök
Hüseyin Özkök
Ömer Gürsoy
Ömer Gürsoy
Neville Wells
Neville Wells
Kenan Başaran
Kenan Başaran
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Lale Orta
Prof. Dr. Lale Orta
Müslüm Gülhan
Müslüm Gülhan
Tuğrul Akşar
Tuğrul Akşar
Av. Hüseyin Alpay Köse
Av. Hüseyin Alpay Köse
Doç. Dr. Recep Cengiz
Doç. Dr. Recep Cengiz
Dr. Ahmet Güvener
Dr. Ahmet Güvener
Av. Arman Özdemir
Av. Arman Özdemir
Dr. Tolga Genç
Dr. Tolga Genç
Tayfun Öneş
Tayfun Öneş
Dr. Bora Yargıç
Dr. Bora Yargıç
Alp Ulagay
Alp Ulagay
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Prof. Dr. Fuat Tanhan
Prof. Dr. Fuat Tanhan
Prof. Dr. Turgay Biçer
Prof. Dr. Turgay Biçer

Kimler Sitede

Şu anda 1001 konuk çevrimiçi

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 54142706

raporlaranas

kitaplar aksar

1

futbol ekonomi bulten

fesamlogobanner

ekosporlogo


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

futbolekonomisosyal2

 

sosyal1