Sonları Beceremeyen ve Bunu Tartışamayanların Ülkesi
x
Buradasınız >> Ana Sayfa Haberler & Makaleler Genel Ahmet TALİMCİLER Sonları Beceremeyen ve Bunu Tartışamayanların Ülkesi

Sonları Beceremeyen ve Bunu Tartışamayanların Ülkesi

Ahmet Talimciler- 21 Kasım 2024 İster futbolda ister siyaset dünyasında olsun sorgulanmayan, tartışılmayan ve sistematik bir hale dönüştürülmeyen hiçbir yapının mutluluk getirebilmesi de söz konusu değildir.

 

Salı gecesi Karadağ milli takımı ile oynadığımız karşılaşma ile içinde yaşadığımız ülkenin diğer bütün alanlarında olduğu gibi futbol alanında da bol laf buna karşın icraat üretemediğimiz gerçeğini bir kez daha yaşamış olduk! Tabii mesele yaşananlardan ders alma noktasına geldiğinde ise tıpkı diğer bütün alanlarda olduğu gibi futbol alanında da ders almak yerine bolca laf salatası üreteceğimiz gerçeği üzerine bu yazı yazılıyor. Çünkü yıllar geçmesine karşın aynı hataları yapmayı ısrarla sürdüren ve hiçbir biçimde kendisi ile yüzleşmeyi göze alamayan bir ülkeden söz ediyoruz. Sorunları tartışmaya açmak ve çözüm önerileri üzerinde durmak yerine bahanelerin arkasına sığınmayı ve bunun üzerinden bir gerçeklik inşa etmeyi tercih ediyoruz. Aradan zaman geçiyor ve aynı sorunlar ile yine karşı karşıya kalıyoruz tabii ki sonuç yine değişmiyor. Bunun üzerine de yine bahanelerin arkasına kaçmayı ve sorumluların yaptıklarının bedelini ödemesi gerektiği gerçeğini es geçiveriyoruz. 

Son yılların en kötü milli takımını seyrettiğimizi ve ortaya konulan berbat ötesi performans için konuşulması gereken çok fazla şey olduğunu söylemeye bile gerek yok! Buna karşın son iki maç için de geçerli olan berbat bir milli takım yönetimi ve adeta bu yönetimle yarışırcasına rezil bir yayıncılık anlayışına maruz kaldık. Maçları anlatan spikerin yanlışlarını yanındaki yorumcunun düzelttiği bir yayıncılık karşısında ne söylesek az geleceğini belirtmek istiyorum. Tabii bir de anlattığınız kanalın sahibinin sesi olmak zorunda olmadığınız gerçeğini de hatırlatmak durumundayım çünkü bu şekilde milli takımımızı ve orada oynayan kulüpler üstü futbolcularımızı ayrıştırmaya başlıyorsunuz. 

Teknik, taktik ve oyuncu değişiklikleri meselesinden ziyade zihniyete odaklanmamız gerektiği gerçeğini bir türlü anlamak istemiyoruz. Milli takımımızın bir oyun formatı olması gerektiği gerçeğini ve burada oynamak için mutlaka ülkenin belli başlı takımlarında forma giymeniz gerekmemesi halini bir türlü hayata geçiremiyoruz. 2020 yılındaki Avrupa Şampiyonasında -pandemi nedeniyle 2021 yılında oynandı- final oynayabilecek kapasitede gördüğümüz takımımızın grupta sıfır çekerek üstüne üstlük son anda bir gol atarak turnuvaya veda etmesi sonrasında hiçbir değerlendirme yapılmadan aynı teknik ekiple yola devam etmeye başladık. Ve ardından Hollanda milli takımına karşı aldığımız farklı mağlubiyet sonrasında teknik direktörümüz Şenol Güneşile yollar ayrıldı ve bir anda bu göreve Stefan Kuntz getirildi. Her şey yolunda gidiyor gibi gözükürken bu kez Faroe Adalarına karşı alınan mağlubiyet ile sorgulama başladı ve dünya kupası bileti kaçtıktan sonra Kuntz gönderildi, yerine Montella getirildi. Bu yazıyı yazarken bir kez daha 2000 yılından günümüze kadar kaç teknik direktörün milli takımın başına getirildiğini kontrol ettim. Tam on iki isim göreve getirilmiş olup bunlardan Şenol Güneş ve Fatih Terim ikişer kez görev almışlar ve sırasıyla altı yıl ile dokuz yıl olmak üzere on beş yılında derin izler bırakmışlar. Geri kalan on isim ise dokuz yıl görev almış olup Ünal Karaman, Ersun Yanal, Oğuz Çetin, Abdullah Avcı, Guus Hiddink, Mircea Lucescu, Stefan Kuntz ve Vincenzo Montella şeklinde. 

Kalıcı bir sistem oturtabilmeniz için milli takım teknik direktörünü ve ekibini de her turnuva ve organizasyon sonrasında değiştirmemeniz gerekir. Bizde ise durum tam aksi şekilde cereyan ediyor ve bu dağınıklığın faturasını hiç kimse ödemiyor. Zaten asıl sorun da tam bu noktada başlıyor diyebiliriz. Çünkü siyasette olduğu gibi futbol sahalarında da hamasetin ötesine geçemeyen bir zihniyet ile bahanelerin ön plana çıkartıldığı bir hayatı yaşamak durumunda bırakılıyoruz. Siyasi alanda dış güçler söylemi, futbol alanında zeminin kötülüğü ve hakemin yanlı yönetimi söylemine karşılık geliyor. Bir başka ifadeyle alanlar değişirken hikayeler hiç ama hiç değişmiyor aynen olduğu gibi kalmak suretiyle hamaset edebiyatı şeklinde anlatılmaya devam ediliyor. Karadağ’da oynanan karşılaşmanın zemininin gerçekten son derece kötü olduğu gerçek bununla birlikte aynı sahada Karadağ milli takımının oyuncularının da oynamakta olduğu gerçeğini her nedense es geçiyoruz. Grubun son karşılaşmasına kadar hiç galibiyet alamamış ve sadece bir gol atmış olan bir milli takımın üç gol birden atmasına ve galip gelmek suretiyle maçlarını tamamlamasını, maçı anlatan spikerimiz bile anlamlandıramıyor! İddiası olmayan bir takımın kalesine açıp maçı bize vermesini bekliyoruz gibi bir konuşma dili maç boyunca ekranlardan evlerimize doluveriyor. Kendi oyuncularımızın yaptıklarını görmezden gelip rakibin yaptıkları üzerinden bir başka karşılaşma kurgusu dolaşıma sokuluyor ancak bütün istatistiklere karşın sonuç 3-1 Karadağ takımının lehine sonuçlanmış vaziyette. Üstelik milli takımımız bir üst lige çıkabilmek için play off oynamak zorunda kalmış durumda ve dünya kupası eleme grupları için de avantajımızı yitirmişiz. 

Mücadele kültürünün yanı sıra tartışma ve sorgulama kültürünü de içselleştirmek durumundayız. Aksi bütün uygulamalar sonucunda oynadığımız bütün finallerde sıkıntı yaşıyoruz ve elimiz ayağımıza dolanmaya başlıyor. Bugüne kadar oynadığımız dört Avrupa Uluslar Ligi grubunda da son karşılaşmalarda mağlup olmamız dikkat çekici. Üstelik bu karşılaşmalar içerisinde Faroe Adaları ve Karadağ gibi daha önce hiç mağlup olmadığımız ayrıca son derece kısıtlı nüfus sayıları nedeniyle dar bir futbolcu havuzuna sahip olan ülkeler de yer almakta. Öyleyse köy takımları veya averaj takımları nitelemesinin ötesinde kendi zihniyet yapımızı sorgulamamız gerektiği gerçeğini anlamak zorundayız. Bunu yapmadığımız sürece aynı sonuçlarla karşı karşıya kalmaya devam edeceğimizi söylemek için kâhin olmak gerekmiyor ki zaten sonuçlar da böyle tecelli etmeyi sürdürüyor. 2000 yılında vizyona giren ve Türkiye’de kıymeti ne yazık ki çok bilinmeyen Serdar Akar’ın yönetmenliğini üstlendiği Dar Alanda Kısa Paslaşmalar filmindeki ‘hayat futbola fena halde benzer’ sözleri içinde yaşadığımız ülkede hem futbol sahasını hem de diğer bütün toplumsal alanlarda yaşadıklarımızı gayet net bir biçimde anlatıyor. Sorgulamadığımız, eleştirmediğimiz, çözüm önerisi getirmediğimiz ve hepsinden önemlisi bizi biz kılan değerlerimizi ön plana çıkartmadığımız hiçbir anlayışın başarıya ulaşabilmesi mümkün değildir. İster futbolda ister siyaset dünyasında olsun sorgulanmayan, tartışılmayan ve sistematik bir hale dönüştürülmeyen hiçbir yapının mutluluk getirebilmesi de söz konusu değildir.

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  473  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Prof. Dr. Ahmet Talimciler Perşembe, 25 Kasım 2010.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

FutbolEkonomi , 2010 yılından bu yana futbolun ekonomik, finansal ve yönetsel boyutlarını mercek altına alan bağımsız bir bilgi ve analiz platformudur. 2005 yılında kurulan Futbol Ekonomisi Stratejik Araştırma Merkezi (FESAM) ile aynı vizyon doğrultusunda faaliyet gösteren platformumuz, futbolu sadece saha içi bir oyun değil, çok katmanlı bir endüstri olarak ele alır.

 Hakımızda daha fazlası >>>


Yazarlarımızın Son Yazıları

Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Murat  Başaran
Murat Başaran
Mete İkiz
Mete İkiz
Hüseyin Özkök
Hüseyin Özkök
Ömer Gürsoy
Ömer Gürsoy
Neville Wells
Neville Wells
Kenan Başaran
Kenan Başaran
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Lale Orta
Prof. Dr. Lale Orta
Müslüm Gülhan
Müslüm Gülhan
Tuğrul Akşar
Tuğrul Akşar
Av. Hüseyin Alpay Köse
Av. Hüseyin Alpay Köse
Doç. Dr. Recep Cengiz
Doç. Dr. Recep Cengiz
Dr. Ahmet Güvener
Dr. Ahmet Güvener
Av. Arman Özdemir
Av. Arman Özdemir
Dr. Tolga Genç
Dr. Tolga Genç
Tayfun Öneş
Tayfun Öneş
Dr. Bora Yargıç
Dr. Bora Yargıç
Alp Ulagay
Alp Ulagay

Kimler Sitede

Şu anda 1614 konuk çevrimiçi

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 51357328

Raporlar FE Anasayfa

Spor Endexi

 

25/07/2025

Kapanış  
  BİST 100

10.642,60

-0,43

 bjk BJKAS

2,10

-2,33

 fb FENER

14,25

+1,14

 gs GSRAY

1,43

+5,93

 trabzon TSPOR

1,12

+0,90

   SPOR ENDEKSİ

2.606,94

+2,30

1

futbol ekonomi bulten

fesamlogobanner

ekosporlogo

GwuEgEJW4AAMRrc


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

futbolekonomisosyal2

 

sosyal1