Ahmet Talimciler- 18 Mart 2023 Taraftarlığın sahaya yabancı maddeler atma veya küfretme ile bağlantılı olmadığını ve hepsinden öteye sahaya girerek rakip oyunculara zarar vermeyi içermediğini, en çok da taraftarların anlaması ve bu doğrultuda birbirlerini uyarmaları gerekiyor.

Avrupa kupası karşılaşmalarında önce Başakşehir ardından Fenerbahçe ve Sivasspor elendiler. Ülke futbol tarihinin en ilgi çekici karşılaşmaları olarak nitelendirilen bu karşılaşmalar sonucunda ülke puanına sadece aldığı galibiyet ile Fenerbahçe katkı sağlayabildi ancak beklenen takımlarımızdan en az birinin yola devam etmesiydi. Bu gerçekleşmediği gibi perşembe gecesi oynanan iki karşılaşmada da taraftarlar doğrudan sonuçtan çok ortaya çıkan durumun müsebbipleriydiler. 

Önce Fenerbahçe-Sevilla karşılaşması ile başlayalım, Fenerbahçe takımı İspanya'da oynanan karşılaşmasının ilk yarısında turu getirebilecek golleri atamadığı gibi ikinci yarıda yediği gollerle turu zora sokmuştu. İstanbul'da tıklım tıklım dolu stadyumda oynanan karşılaşmada ilk yarının sonunda bulunan penaltı golüyle işler tam da rayına girmiş gibiydi. Ne yazık ki karşılaşmanın ikinci yarasında kendisine taraftar diyen bir grup tarafından sahaya atılan çakmaklar yüzünden oyun yaklaşık altı dakika durdu ve takımın ritmi bozulurken, ataklardan bunalan Sevilla takımına adeta can simidi atılmış oldu. Takımınız, rakibi baskı altına almış ve ataklarla bunaltırken hiç yapılmaması gereken bir şey yapılarak sahaya çakmak yağdırmak hangi aklı evvelin işiydi gerçekten anlaşılır gibi değil! 

Sivasspor ile Fiorentina takımları arasında oynanan karşılaşmada ise önce 1-0 öne geçen Sivasspor'un bu skoru koruyamadığını ve maçın sonunda sahadan 4-1 mağlup ayrıldığını gördük. Asıl tuhaflık ise bundan sonra başladı ve sahaya giren iki taraftarın ortalığı birbirine katmasının ardından Fiorentinalı futbolcu Allessandro Bianco'ya yumruk atması ile nur topu gibi bir rezalet dünyaya geldi. Basın toplantısında Bianco'nun burnun kırılması ile ilgili olarak Fiorentina teknik direktörü Vincenzo İtaliano'nun sözleri dikkat çekiciydi:

"Allessandro Bianco'ya bir taraftarın müdahalesini nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna Fiorentina Teknik Direktörü Vincenzo Italiano "Ben bunu kınanacak bir olay olarak görüyorum. Tabi oyuncumuzda böyle bir şey beklemiyordu. Taraftarların takımlarını desteklerini anlıyorum ama böyle bir olayın bütün bir maçı mahvettiğini düşünüyorum. Çok kızgınım. Gerçekten tiksindiğimi söylemek istiyorum. Bir taraftar, Bianco'ya yumruk atıp burnunu kırdı. Gerçekten utanç verici. Galibiyete rağmen, başka bir şey düşünemiyorum. O sadece 20 yaşında bir çocuk."

Sivasspor teknik direktörü Rıza Çalımbay da yaşananlarla ilgili olarak şunları söyledi:

"Her şeyden önce taraftarımızın yaptığı olay nedeniyle özür dilerim. Olmaması gereken bir şeydi. Bu, maçın bile önüne geçti. Sivas hiçbir zaman böyle şeyler yapan bir yer değil. Çok üzüldüm gerçekten."

Görüntüleri izlediğinizde sahaya giren iki taraftarın rakip takım futbolcularına doğru koştuğunu ve arkadan gelen taraftarın yürümekte olan İtalyan futbolcuya yumruk attığını görüyorsunuz. Kendilerini taraftar kisvesi altında gizleyen böylesi kişiler açısından sahaya girmek bir onur meselesidir ve bunu gerçekleştiren bu arkadaşlar bir adım daha öteye giderek, sahada görevini yapmış olan bir futbolcuya sadece rakip takımın oyuncusu olduğu için vurmayı kendilerine hak görebiliyorlar. Ne kadar delikanlı ve erkek olduklarını böylece dünya aleme kanıtlamış olduklarını zannediyorlar. Aslında siz ve sizin gibiler sayesinde futbol sahalarının asıl fonksiyonundan uzaklaştığına üzülerek şahitlik etmek zorunda kalıyoruz. Bu yüzden de öncelikle ülkemizin mahkemeleri tarafından söz konusu bu kişilere gereken cezaların verilmesi gerekiyor ancak bu yetmez. İkinci olarak bir daha bu arkadaşların hiçbir biçimde bir spor karşılaşmasına girememeleri gerekiyor. Üçüncü bir husus da bu yapılanların karşılığı olarak Sivasspor kulübünün ağır bir cezaya çarptırılması olacaktır, bu konuda da bu kişilerden maddi tazminat için mahkemeye gidilmesinin önü açılmalıdır. Ülke insanımızın yapıp ettikleri karşısında hiçbir şekilde cezai durumlarla karşı karşıya gelmemesi anlaşılabilir bir durum değildir. Bu yüzden de futbol sahalarını terörize edenlerin teker teker tespit edilerek kendilerine gereken cezaların verilmesi ile işe başlanması, bundan sonraki benzer eylemlerde bulunacaklar için de bir emsal teşkil edecektir. 

Taraftarlığın sahaya yabancı maddeler atma veya küfretme ile bağlantılı olmadığını ve hepsinden öteye sahaya girerek rakip oyunculara zarar vermeyi içermediğini, en çok da taraftarların anlaması ve bu doğrultuda birbirlerini uyarmaları gerekiyor. Sevdiğiniz kıymetlinizi bu şekilde davranmak suretiyle daha iyi yerlere getirmiş olmuyorsunuz tam aksine onun zarar görmesine ve ekstradan para cezaları ödemesine yol açıyorsunuz. Sivasspor örneğindeki gibi olaylarda ise büyük bir ihtimalle takımınızın oynayacağı Avrupa Kupası karşılaşmalarının birkaç maç seyircisiz oynanmasına da neden oldunuz. İki kendini bilmezin yaptığı bir eylemin sonucunda binlerce Sivas taraftarının kendi kentlerinde oynayacağı maçı izlemeyecek olmasının sorumlularının mutlak surette cezalandırılmaları gerekiyor. Sivasspor'un Petrocub takımıyla 29 Temmuz 2021 tarihinde oynadığı Avrupa kupası karşılaşmasında da sahaya bir taraftarın girdiğini ve güvenlik güçlerince etkisiz hale getirildiğini ekleyelim. Bu durumda Sivasspor yönetiminin bundan sonra oynanacak olan karşılaşmalarla ilgili olarak daha sıkı önlemler alması ve olası daha büyük olayların oluşmasının önüne geçebilmesi için taraftar gruplarıyla birlikte hareket etmesi önem arz edecektir. {jcomments on}

Tweet

Tweetle                      Paylaş                        Paylaş