Topu Dışarı At!
x
Buradasınız >> Ana Sayfa HABERLER & MAKALELER Genel Recep Cengiz Topu Dışarı At!

Topu Dışarı At!

8d5325a5

Recep Cengiz- 20 Nisan 2021 Fair play, oyuncu sakatladığı zaman oyunun durması için iyi bir sebep ortaya koymamızdır. Eğer bir sporcu, galip iken topu taca atıyor, mağlup olduğu zaman atmıyor…

 

Bu çelişkisini de “Ama mağlupken kimse topu dışarı atmıyor…” mantığıyla savunmaya çalışıyorsa, bu sporcuda toplumsal ahlak bulunduğunu söyleyebiliriz. Onun oyunu adil oynama, rakibe saygılı veya centilmen olma konusunda bireysel bir kararı yoktur. Eğer bir başka sporcu, diğer sporcuların ne yaptığına bakmadan benzer pozisyonda topu dışarı atıyorsa, centilmenlik ilkesini benimsemiş, karakterli oyun anlayışı en mükemmel şeklini bulmuş demektir.

Fair play’i ne anlama geldiğini düşünmeden yapılan ‘topu dışarı atma’ eylemi, bir nasihat yığını değildir. Bu anlamda faır play, hiç şüphesiz yalnız bir şekilde “centilmenlik” gibi anahtar bir kelime ile açıklanıp, nasihatle bitirilebilecek bir kavram değildir. Faır play adına kazanımların nasıl elde edildiği, kaynağını elde etme yöntemi, oyunun bütününde kurulan ilişki etik ve ahlaki değerlerin projeksiyonuyla yakından ilintilidir. 

Faır play oyunda onaylanmaya ihtiyaç duyulmadan bir belirsizliği gidermedir. Oysaki futbolcuya ‘topu dışarı at’ demek çok zayıf bir mesajdır. Çünkü, baskı altında olduğunu gören ve taraftarın tepkisine göre oyunu yönlendiren biri için ‘topu dışarı at” nedenselliği olmayan bir önermedir. Aynı durum maçın içerisinde tekrar tekrar ortaya çıktığından futbolcunun duygusal ve zihinsel donanımı centilmen olmasının yönü ve yoğunluğunu belirleyebilmektedir. Bu süreçte futbolcularda hangi duygular ağır basıyorsa centilmenlik yaşayışı da o duygular çerçevesinde oluşmaktadır. Yani futbolcunun duygusal yapısı onun centilmenlik biçimini etkileyen temel faktörler arasındadır.

Bu aynı zamanda centilmen olmakla, centilmenlik yapmak arasındaki ince ayrımdır. Birinde koşulların aleyhte olduğu durumlarda yer, zaman ve şartlara bakılmaksızın inandığı şekilde davranmak söz konusu iken, diğerinde yere, zaman ve şartlara göre şekil almak söz konusudur. Bu durumda futbolcu zihniyetine öncelik vermektedir. Bu öncelik, futbolcuların kötü niyetlerinden duygusuzluk ve düşüncesizlikten değil; baskı altında sergiledikleri performans değerlerinden ileri gelmektedir. Dolayısıyla, yerde yatan bir futbolcu ile ilgili hiçbir değer yargısı kurmamakta, taraftar baskısı bireysel bilincin önüne geçtiği için irade kullanamamakta, faır play ilkesine ters düşmek zorunda kalmaktadır. Dolayısıyla faır play dediğimiz şey oyuncu sakatlandığı zaman topun dışarı atılmasından oluşan bir şartlı refleks eylemini değil, saha içi ilişkilerde denge ve normalin bozulması durumunda içerisinde değer barındıran, belirli bir anlayış ve duygudaşlık çerçevesinde şekillenen niteliksel bir davranış bütünlüğünü ifade eder.

Bu algı ve beklentilerin bir sonucu olarak faır play hiçbir takım, sporcu, hakem veya antrenöre ait değildir: Hepsinin üstünde korunması gereken bir değerler bütünüdür. Faır play onu koruyacak, uygulayacak ve sahip çıkacak kişiler olduğu sürece bir değerdir ve vardır. Ama kime centilmen denir? Belki de en zor soru budur. Oyun kurallarına saygı gösteren mi? Rakibine saygı gösteren mi? Taraftarına saygı gösteren mi? Kendisine saygı duyan mı? Saygının ölçüsü ve standartı nedir? Bu nedenle oyuncu sakatlandığı zaman topun dışarı atılmasının yanına oyunun bütününde (özgür iradesiyle) ilkeli, dürüst, adil, vicdanlı, merhametli olmak koşulu gerekiyor. Bu şekilde faır play sembolik bir gereklilikten erdemli bir davranış bütünü olarak oyunun merkezine oturur.

Futbol anlayışının bir türevi olarak müsabaka koşullarında beklentiler doğrultusunda davranış bir kültür konusudur. Çünkü, oyunun hareket noktası değil amaçlarından olan centilmenlik hallerini yaşamak/yaşatma düşüncesinin arkasında güçlü bir eğitim ve geniş bir kültür olgusu yatar. Bu olgunluğa sahip olmayan bir kişiye “Centilmen ol!” dayatması onu riyakârlığa iter. Bu kişiler centilmenliğe inanmadıkları için ya işlerine geldikleri zaman ya da zorunda olduklarında centilmen olmaya çalışırlar. Bu fanatik bir Galatasaray’lıya, " Fenerbahçeli ol!" demek gibidir.{jcomments on}

 

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  2046  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Doç. Dr. Recep Cengiz Cuma, 22 Kasım 2013.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

futbolekonomihakkimizdabanner2

esitsizliktanitim

aksartbmmraporbanner

Yazarlarımızın Son Yazıları

Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Murat  Başaran
Murat Başaran
Mete İkiz
Mete İkiz
Hüseyin Özkök
Hüseyin Özkök
Ömer Gürsoy
Ömer Gürsoy
Neville Wells
Neville Wells
Kenan Başaran
Kenan Başaran
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Lale Orta
Prof. Dr. Lale Orta
Müslüm Gülhan
Müslüm Gülhan
Tuğrul Akşar
Tuğrul Akşar
Av. Hüseyin Alpay Köse
Av. Hüseyin Alpay Köse
Doç. Dr. Recep Cengiz
Doç. Dr. Recep Cengiz
Dr. Ahmet Güvener
Dr. Ahmet Güvener
Av. Arman Özdemir
Av. Arman Özdemir
Dr. Tolga Genç
Dr. Tolga Genç
Tayfun Öneş
Tayfun Öneş
Dr. Bora Yargıç
Dr. Bora Yargıç
Alp Ulagay
Alp Ulagay
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Prof. Dr. Fuat Tanhan
Prof. Dr. Fuat Tanhan
Prof. Dr. Turgay Biçer
Prof. Dr. Turgay Biçer

Kimler Sitede

Şu anda 1350 konuk çevrimiçi

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 54108856

raporlaranas

kitaplar aksar

1

futbol ekonomi bulten

fesamlogobanner

ekosporlogo


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

futbolekonomisosyal2

 

sosyal1