Başlıktaki sorunun nereden çıktığını düşünenler olabilir fakat her geçen gün biraz daha ilginç bir hale bürünen olaylar dizisi içerisinde ne yazık ki ülkemizde olup bitenler bu soruyu sormayı zorunlu hale getirmiş oldu.

Türkiye’de futbol kulüpleri birkaç istisna dışında şahısların malı olmadığı için seçilen kulüp başkanları ve yöneticilerin yapmış olduğu açıklamalar takıma gönül vermiş olan tüm taraftarları da bir anlamda yakından ilgilendiriyor. Buna karşın kulüp yönetimleri bulundukları konumun geçiciliği ilkesini göz ardı edip kendi kişisel yaklaşımları doğrultusunda açıklamaları yaparken kurumsal kimliği kullanmaktan çekinmiyorlar. Bu girişi yapmamın nedeni birkaç gün önce Denizli ilinde yaşanan Denizli Valisi'nin kameralara yansıyan görüntüleri üzerine sosyal medyaya akseden tartışmalara Denizlispor kulübünün doğrudan taraf olmasıdır. "Şehrimize ayak bastığı andan itibaren halkımıza ve kulübümüze büyük ilgi gösteren, güler yüzlü ve samimi tavırlarıyla kendisini vatandaşlarımıza sevdiren Sayın Valimiz @alifuatatik’in tek düşüncesinin Denizli halkının sağlığı olduğunu bilmekteyiz. Bu sebeple kendisi hakkında başlatılan karalama kampanyasının amacına ulaşamayacağını biliyor, Sayın Valimiz Ali Fuat Atik’in yanında olduğumuzu bilmenizi istiyoruz."

Denizlispor kulüp başkanı veyahut kulüp yönetiminde yer alan kişiler bu açıklamayı kendi şahsi Twitter hesaplarından yapıyor olsalar durum başka olabilirdi. Ancak kulübün kurumsal kimliği üzerinden yaptıkları andan itibaren o her zaman dile getirilen futbol ile siyaset arasındaki bağlantının göbeğine Denizlispor kulübünü oturtmuş oluyorlar. Üstelik böylesi bir açıklama imza atmak suretiyle aslında hiçbir şekilde taraf olmadıkları bir konuya doğrudan müdahil olmak gibi bir tuhaflığı da beraberinde getiriyorlar.

Yaşanan olay sonrasında Denizli Valiliği'nden yapılan açıklama ile duruma ilişkin bir özür mesajı kamuoyu ile paylaşılmış iken Denizlispor kulübünün valinin yanında olduğunu açıklamasının ne gibi bir bağlantısı vardır? Sorusunu kulüp yönetimi ve başkanının açıklaması gerekiyor. Çünkü doğrudan doğruya kulüple bağlantılı olmayan bir konuda taraf olmak suretiyle siyasal bir duruş sergilemişlerdir. Oysa kulüp yönetimleri de tıpkı siyasal makamlar gibi gelip geçici yerlerdir. Kulüpleri yönetenlerin asıl odaklanması gereken husus kendilerine emanet edilen bu görevi en iyi şekilde tamamlayıp, kulüplerine hizmet etmektir. Burada kulüp sahibi olan kişilerin görüşleri ve yaklaşımlarının kendilerini bağlayacağı gerçeğini belirtmekle birlikte onların da yine de kulüplerin taraftarları olduğu gerçeğini göz ardı etmemeleri gerektiğini vurgulamalıyım.

Geçtiğimiz yıllarda gerek Konyaspor gerekse de Antalyaspor yönetimlerinin yapmış olduğu açıklamalarla hem kendi taraftarlarını hem de takımlarındaki oyuncularını karşılarına almış olduklarına şahit olmuştuk. Şimdi de Denizlispor yönetimi yapmış olduğu bu açıklama ile hem kendi taraftarlarını hem de rakip taraftarların bir kısmını karşısına almış oldu.

Siyasetin böylesine içine girmek ve üzerinize vazife olmayan konular hakkında açıklamalar yapmak suretiyle hem takımınıza hem de bir ilin en yüksek temsilcisi konumundaki olan Vali'ye zarar vermiş oluyorsunuz. Kulüp yönetimlerinin kendi kişisel ikballeri uğruna, siyasete müdahil olmaları ve kurumsal kimlikleri kendi kişisel kimlikleriymiş gibi kullanmaları en çok kulüplerine zarar vermektedir.

Bir kulüp, başkan ve yanındaki yönetim kurulunun malı değildir. Kulüplerin tarihi aynı zamanda o kulüplerin bilinir/görünür insan kaynakları ile bilinmeyen/görünmeyen insan kaynaklarının kaynaşmasının tarihidir. Yöneticiler kadar tribünlerde yer alan veyahut içi sızlayarak kulübünü takip edenlerin var kıldığı geçmişin, bugünün ve belki de henüz dünyaya gelmemiş olanlarındır. Bu yüzden de kulüp adına açıklama yapanların sadece kendilerini değil geçmişi, bugünü ve geleceği de düşünmek suretiyle takımlarının isimlerini töhmet altına sokmayacak, onları diğer takım taraftarlarının/kişilerin gözünde ayıplatmayacak belki de hiçbir biçimde kötü bir biçimde zikretmeyecek şekilde yansıtmaları gerekmektedir. Siyaset yapmak istiyorsanız bunun yolu bellidir fakat kulüp yönetmek istiyorsanız o zaman kulübünüzü siyasetin ötesinde bir yerde temsil edecek şekilde konumlandırmaya gayret edin. Kendi kişisel hatalarınızı, yanlışlarınızı çözmek için siyasete sarılmayın ve geçici olduğunuzu da unutmayın. {jcomments on}