Futbolda Diziliş ve Sistemlerin Fikri Mülkiyet Karşısında Durumu
x
Buradasınız >> Ana Sayfa HABERLER & MAKALELER Hukuk Diğer Yazarlar Futbolda Diziliş ve Sistemlerin Fikri Mülkiyet Karşısında Durumu

Futbolda Diziliş ve Sistemlerin Fikri Mülkiyet Karşısında Durumu

178293Aqjt

Arman Özdemir- 5 Mayıs 2022 Teknik adamların oyuncu mevkiini belirlemeleri, kolektif oyunu kurgulama arayışları futbolda diziliş ve sistem meselesini ortaya çıkarmıştır[1].

Dizilişler ve sistemler kısıtlı zaman diliminde istenilen sonucun elde edilmesi için oyuncuların belirli bölgelerde dizilişleri rakip takımdan topu geri alma süresinden, atak geliştirmeye veya savunmaya kadar birçok nedenden ötürü mecburiyettir. 

 

 Oyun sistemleri ilk başta 2-8 olarak ortaya çıkmış ve temel olarak bireysel yeteneğe bağlı çalım ve golden ibaret olarak algılanmıştır. Savunma anlayışının ortaya çıkması 2-3-5 sistemini, savunma anlayışının gelişmesi ise 3-2-5 sistemini doğurmuştur. Macarların kısa sürede olsa Puskaşlı kadrosu 3-3-4 sistemini oynamış bu sistem de yerini Brezilya’nın 4-2-4 sistemine bırakmıştır. Burada sistemlerin birbirini takip edip aynı anda uygulanmasından doğal olarak bahsetmiyoruz. Her karşılaşmanın “sui generis” karakterinin göz önüne alınması gereklidir.

 

Söz konusu dizilişler modern futbolda öyle bir noktaya gelmiştir ki, takımların dizilişlerine göre antrenman şekilleri farklılık göstermektedir. Gerçekten de 4-4-2 dizilişinde takımın yaptığı antrenman ile 4-3-3 farklı olduğu gibi[2], tamamen ofansif oyuna dayalı 3-4-3 sisteminde de takımlar farklı çalışmakta ve farklı nitelikte oyunculara ihtiyaç göstermektedir[3].

 

Bu noktada benim gibi hayatı Beşiktaş eksenli okuyan meslektaşım olan bir arkadaşım, daha önce Ajax’ın tercih ettiği ama Conte ile oturmuş bir sistem haline gelen ve Beşiktaş’ın yeni teknik direktörüyle alışmadığımız bir sistem olan 3-4-3 benzeri sistemlerin fikri mülkiyet hukukunun korumasından yararlanıp yararlanamayacağını sordu. Kısa dahi olsa konunun ilgi çekici olması ve bir o kadar da farklı disiplinleri ilgilendirmesi nedeniyle kısa da olsa cevap verilmesi gereklidir.

 

Eser Kavramı 

 

Eser kavram olarak sözleşme haliyle borçlar hukukunda fikri hukuktan daha farklı düzenlenmiştir. “Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir” şeklinde tanımlanmıştır. Fikri mülkiyet haklarının devri ile eser sözleşmelerinin konusu farklıdır. Eser sözleşmesinin konusu meydana getirilen sonucun iş sahibine teslim edilmesidir[4]. Talep üzerine bir kitap yazılıp yayınevine yollanması gayri maddi eser olarak nitelendirilerek eser sözleşmesinin konusu olsa da fikri hukukta korunan, eser üzerindeki fikirdir. Fikri hukuk açısından fikrin bir cisim üzerinde tecessümü mümkün olabilir. Bedel konusunda ise fikri eserin ekonomik değer taşıması gerekli değildir. Eserin ayırıcı unsuru sahibinin hususiyetini taşımasıdır. Bu unsura sübjektif unsur denmektedir. Ancak FSEK sübjektif unsura ek olarak objektif bir unsur olarak “numerus clausus” biçimde belirlemiş ve sadece ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eserleri olarak sayılan her nevi fikir ve sanat mahsullerini koruma altına almıştır.

 

FSEK md.2 gereğince İlim ve edebiyat eserleri şunlardır:

 

1. Herhangi bir şekilde dil ve yazı ile ifade olunan eserler ve her biçim altında ifade edilen bilgisayar programları ve bir sonraki aşamada program sonucu doğurması koşuluyla bunların hazırlık tasarımları,

2. (Değişik: 1/11/1983 - 2936/1 md.) Her nevi rakslar, yazılı koreografi eserleri, Pandomimalar ve buna benzer sözsüz sahne eserleri

3. (Değişik: 7/6/1995 - 4110/1 md.) Bedii vasfı bulunmayan her nevi teknik ve ilmi mahiyette fotoğraf eserleriyle, her nevi haritalar, planlar, projeler, krokiler, resimler, coğrafya ve topoğrafyaya ait maket ve benzerleri, her çeşit mimarlık ve şehircilik tasarım ve projeleri, mimari maketler, endüstri, çevre ve sahne tasarım ve projeleri.

 

Bu noktadan anlaşılacağı üzere pandomiler ve sözsüz sahne eserleri fikri mülkiyetin koruma alanı içerisinde yer almasına rağmen icradan tasarlanmayan ve tekrarı mümkün olmayan eserlerin FSEK korumasından yararlanması mümkün değildir. Tekrarlanması mümkün olmadığından sözsüz sahne eserleri kapsamında sistem ve dizilişlerin FSEK md.2 korumasından yararlanması mümkün değildir.

Söz konusu dizilişlerin md.4 kapsamında da güzel sanat eserlerini de ifade etmesi sınırlı sayı ilkesi gereğince FSEK korumasından yararlanması mümkün değildir. FSEK’in yanı sıra Bern Sözleşmesi de “karakalem, sulu ve yağlı boya resimler, mimarlık, heykeltıraşlık, oymacılık ve taş basma eserleri, fotoğraf tekniğine uygun bir tarzla ifade edilen fotoğraf eserleri, tatbiki sanatlara ait eserler” olarak tanımlamıştır.

 

Bir anlık yazılı kareografi eserlerinin Kanun gereği koruma altında olduğu düşünülse de futbolda yer alan dizilişlerin, buz dansı, senkronize yüzme gibi tekrarı mümkün ve estetik vasfa sahip eserler gibi değerlendirilmesi mümkün değildir.

 

Diziliş ve sistemlerin üzerinde tecessüm ettiği ürün koruma altında olsa da ,futbol sistemlerinin ve dizilişlerinin FSEK korumasında olması mümkün değildir. Buna ek olarak belirli bir oyun dizilişinin değil de oyun formatlarının koruma altına alınması “ifade tarzı” sahibinin hususiyetini taşıdığı müddetçe koruma altına alınabilir. Örneğin 3-4-3 diziliminde orta saha oyuncularının mutlak olarak kadınlardan oluşması diğer oyuncuların erkek olması yahut belirli yaş gruplarına yönelik ayırıcı özellikli turnuvaların formatlarının daha önce yazılı hale getirilmesinin korumadan yararlanabileceği kanısındayım.{jcomments on}



[1] Tuğrul AKŞAR,  http://arsiv.ntv.com.tr/news/229961.asp, (erişim 29/04/2022)

[2] Oyun içerisinde dizilimlere göre yapılan antrenmanlarda 4-3-3 dizilişi için bkz; Mike PARSONS, Attacking Zonal Defenses: Players must move faster than the zone can shift, içinde: The Best of Soccer Journal: Techniques & Tactics, Ed.Jay MARTIN, s. 176; Craig BROWN, Team Techniques, içinde: The Best of Soccer Journal: Techniques & Tactics, Ed.Jay MARTIN, s.69.

[3] Steve FARUGIA,  https://fieldinsider.com/3-4-3-formation/ ,(erişim29/04/2022)

[4] Zekeriya KÜRŞAT, Eser Ve Vekâlet Sözleşmelerinin Nitelendirilmesi Sorunu Ve Nitelendirmenin Hükmü, İÜHFM, C. LXVII, S.1-2, 2009, s.143;

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  3035  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Futbol Ekonomi Site Yetkilisi Perşembe, 22 Eylül 2011.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

futbolekonomihakkimizdabanner2

esitsizliktanitim

aksartbmmraporbanner

Kimler Sitede

Şu anda 1240 konuk çevrimiçi

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 52762330

raporlaranas

kitaplar aksar

1

futbol ekonomi bulten

fesamlogobanner

ekosporlogo


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

futbolekonomisosyal2

 

sosyal1