Tuğrul Akşar/23 Ekim 2012

2014 FIFA Dünya Kupası’na gidebilmek için çıktığımız umutlu yolculukta, daha dört maç oynamışken havlu attık ve artık Brezilya’ya gitme şansımızı mucizelere bıraktık.

Doğal olarak bu olumsuz performans nedeniyle en çok da milli takım teknik direktörümüz Abdullah Avcı’yı tartıştık. Milli takım hocalığının çok farklı bir birikim ve deneyim gerektirdiğini sonunda keşfettik. Ancak olan bizim Dünya Kupası yolculuğumuza oldu. 2014’ü de,  2006 ve 2010’da olduğu gibi evden televizyonlarımızdan izlemek durumunda kalacağız.

Bu başarısızlık sonrası Dünya Kupası elemeleri Avrupa gruplarına baktığımızda bir hoca ve bir milli takımın sıra dışı bir performansa imza attığını gördük. Oynadığı dört maçın hepsini kazanıp hiç gol yemeyen bu takım Rusya Milli takımı ve başındaki hocası da İtalyan Fabio Capello…

Dörtlü Savunmayı Futbola Armağan Eden Hoca

Futbolculuğunda iyi bir orta saha oyuncusu olan Fabio Capello, futbolda alan savunmasının ve dörtlü savunmanın gelişimine çok önemli katkılar sağlamıştır. Bazen bu anlayışı Real Madrit örneğinde olduğu gibi önemli eleştirileri neden olmuştur. Nitekim, 1996-1997 sezonunda Real Madrid’i bir sezon çalıştıran ve  Real Madrit’i La Liga şampiyonu yapan Capello, Lig Şampiyonluğunu kazanmasına karşın, takımı çok defansif oynattığı eleştirilerinden bunalarak, Madrit’ten ayrılıp sezon sonunda tekrar eski takımı Milan'a dönmüştür.

Savunma güvenliğini gerektiğinde ofansif futbola feda eden bir futbol anlayışına sahip olan Capello’nun yönettiği tüm  takımlar genelde Milan ve Real Madrit başta olmak üzere hep 4’lü savunma ile oynamıştır.  Capello’nun klasik oyun anlayışı içeride mümkün olduğunca ve takımın yapısı müsaitse 4-3-3; dışarıda ise daha defansif bir anlayış olan 4-4-2 formatındadır. Bu oyun anlayışı ve disiplini ile takımlarını sahaya çıkartan usta taktisyen ve sıkı bir stratejist olan Capello’nun çalıştırdığı çoğu kulüp bu sayede şampiyonluk sevinci yaşamıştır.

Özelikle Milan’ın bir fırtına gibi estiği 90’lı yılların başında  Milan ile 1991-1992, 1992-1993, 1993,1994 sezonlarında Seri A şampiyonluğu ve aynı sezonlarda İtalya Süper Kupasını 3 sezon üst üste kazanma başarısını göstermiştir. 1993-1994 sezonunda Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu ve Avrupa Süper Kupa'sını da kazanmıştır. Ayrıca 1992-1993 ve 1994-1995 sezonlarında da Şampiyonlar Ligi’nde  iki kez daha Milan ile final oynamış ama finalleri kaybetmiştir. 1995-1996 sezonunda da Seri A şampiyonluğunu elde etmiş ve Milan'dan ayrılmıştır.

1997-1998 sezonunda, Milan'daki 2. döneminde, ligi şampiyon Juventus'un 30 puan gerisinde 10. olarak bitirince sezon sonunda takımdan ayrılmıştır.

Bir sezonu boş geçiren Capello, 1999-2000 sezonunda AS Roma'nın başına geçerek, on sekiz yıldır şampiyon olamayan Roma’ya 2000-2001 sezonunda Serie-A şampiyonluğu kazandırmıştır.

2004-2005 sezonunda Juventus'un yönetimine gelen Capello, o sezon ve ertesi sezon Juventus ile Seri A şampiyonlukları yaşamış olmasına karşın, 2005 yılında Çizme’de patlak veren skandal sonrası Juventus yöneticilerinin maçları manuple ettiği, maçları kendi aleyhlerine göre ayarladığı, İtalyan Polisinin yapmış olduğu Temiz Ayaklar Operasyonu ile ortaya çıkınca bu şampiyonluklar geri alınmıştır. Bu işlerle ilgisi olmayan Capello, şampiyonlukları, başarıları arasına yazdırmıştır. Bu olaylardan sonra küme düşürülen Juventus'tan ayrılmıştır. 2005 yılında İtalya'da yılın antrenörü de seçilmiştir.

Barselona karşısında hezimet yılları yaşayan ve adeta şampiyonluğa hasret kalan Real Madrit’e tam 10 yılık bir aradan sonra tekrar dönen Capello, takımın başına geçtiği yıl Real’i 2006-2007 sezonunda şampiyonluğu taşımıştı

.

2008' in sonlarına doğru kulüp futbol çalıştırıcılığından Milli takımlar çalıştırıcılığına geçen Capello, İngiltere Milli Takımının grup elemelerinde oynadıkları 10 maçta 9 galibiyet alarak ve rekor puan toplayarak İngilizleri 2010 Dünya Kupası’na götürmüştü.

Ne var ki, 2010 Dünya Kupası’nda umduğunu bulamayan Capello, ABD, Slovenya ve Cezayir’in bulunduğu C grubunda, ilk maçta ABD ile 1-1, ikinci maçta Cezayir ile 0-0 berabere kalarak büyük tepki almış, ancak son maçta Slovenya'yı 1-0 yenerek gruptan 2. sırada çıkmayı başarabilmişti.

2. turda Almanya ile karşılaşan İngiltere, rakibine 4-1 gibi farklı bir skorla yenilip, turnuvadan elenince Capello istifa ederek, bir süre sonra 2012 yılında Rusya milli takımındaki görevine başladı.

2014 Dünya Kupası mücadelesinde İsrail, Portekiz, Kuzey İrlanda, Azarbeycan ve Lüksemburg’un bulunduğu F grubunda yönettiği Rus milli takımı 4 maçta 4 galibiyet alırken, sekiz gol atıp hiç gol yemedi.  

Dünyanın En fazla Para Kazanan Hocası Capello

66 yaşındaki İtalyan Fabio Capello aynı zamanda Avrupa’da ve Dünya’da en fazla para kazanan milli takım hocası. World Soccer’ın 2012 Eylül sayısında yer alan bir habere göre Fabio Capello yıllık 4 Milyon Sterlin ile Dünyanın en yüksek ücretine sahip Milli takım hocası. Capello’yu Alman Milli takım hocası Joachim Low 2 Milyon Sterlin ile izliyor. Üçüncü sırada ise bir başka Alman teknik adamı, Amerika Birleşik Devletleri takımını çalıştıran  Jurgen Klinsmann’ı 1,6 milyon Sterlin ile görüyoruz. İngiliz milli takım hocası Roy Hodgson ise 1,5 milyon Sterlin ile dördüncü sırada yer alıyor. Beşinci sırada ise 1,2 milyon Sterlin’lik yıllık geliriyle, son Dünya ve Avrupa şampiyonu İspanya’nın hocası Vicente Del Bosque bulunuyor. Türk milli takımın çalıştıran ve 5.5 yıllık bir sözleşmeyle milli takımın başına getirilen Abdullah Avcı’nın yıllık geliri ise yıllık 500 bin Sterlin civarında…

Sonuç

Capello  genelde savunma güvenliğini  ön planda tutan, kazanma isteği yüksek, taktik disiplinden asla taviz vermeyen, iyi organize olmuş takımlarla, sabırlı ve kararlı, ancak sonuç odaklı futboluyla takımları şampiyonluklara ulaştırıyor. Tüm bunları yaparken de, katı disiplinden vaz geçmiyor. Bazen sıkıcı sayılabilecek derecede İtalyan futbol anlayışını sahaya yansıtmaktan çekinmeyen futbol adamı Capello, kendisinin de ifade ettiği gibi “Maç kazanmada iyi olduğunu keşfetmiş” kendine özgüveni yüksek bir hoca. Aynı zamanda tam bir turnuva teknik adamı olan Capello için milli takımda gençlikten daha önemlisi, tecrübeli oyunculardan oluşan bir takımla gerektiğinde yoluna devam etme anlayışına sahip olmasıdır. Capello büyük bir olasılıkla Rusya Milli takımını da 2014 Dünya Kupası’na götürecek ve Ruslara Brezilya’da önemli işler yaptırtacaktır.

Avrupa’nın en üst düzey takımlarını çalıştırmış ve onları şampiyonluğa ulaştırmış bir hocanın, taktik ve teknik zenginliğinden, sahip olduğu oyun disiplininden, milli takıma seçtiği oyuncuların kalitatif yapısından, maç içerisinde sonuca yüzde yüz etki edebilecek oyuncu değişikliklerinden kısacası, bizim Fabio Capello’dan öğreneceğimiz çok şeyin olduğunu düşünüyorum.

Tweet

Tweetle                      Paylaş                        Paylaş