Futbolcu Sözleşmelerinde Kapıdaki Tehlike
x
Buradasınız >> Ana Sayfa Haberler & Makaleler Hukuk Diğer Yazarlar Futbolcu Sözleşmelerinde Kapıdaki Tehlike

Futbolcu Sözleşmelerinde Kapıdaki Tehlike

4152 

Av. Tuncer Özgür Kılıç- 22 Mayıs 2020 Coronavirus sebebiyle liglerin durdurulduğu ilk günden beri futbol gündeminde başı çekmese de, önemli sorunlardan biri de süresi bitecek futbolcu sözleşmelerinin akıbetinin ne olacağıydı.

 

Futbol dünyasına hakim olan yaklaşım, futbolcu sözleşmelerinin ilgili senenin Mayıs sonu veya Haziran sonu sona ermesi yönündedir. Türkiye’de ise, TFF talimatı uyarınca sözleşme bitiş tarihi 31 Mayıs olmak zorundadır. Bugüne kadar bu durum bir sorun oluşturmamıştı. Ta ki COVID-19 sebebiyle, liglerin ertelenmesi sonucu resmi maçların Haziran sonrasına sarkmasına kadar.

   

Bu konuda futbol kulüpleri, sözleşmelerin akıbeti hakkında federasyonlarından ve UEFA ile FIFA’dan yol gösterici açıklamalar yapmasını ve hatta yapılabiliyorsa kararlar almasını bekledi ancak federasyonların ve FIFA’nın açıklamaları tavsiyeden öteye gitmedi. Sürecin başından beri söylenen kulüplerin oyuncular ve teknik direktörler ile anlaşma yoluna gitmesinin doğru olacağı yönündeydi. Bu bağlamda Avrupa futbol gündeminde bir iki aylık uzatmalar gündeme geldi, futbolcu birlikleri ile görüşmeler yapıldı. Futbolcularının sözleşme ücretlerinin yanında, biten sözleşmeler de en önemli gündem maddelerinden birini oluşturdu.

   

Ülkemizde ise TFF bu konu hakkında 06.05.2020 tarihinde bir açıklama yayınladı. Maalesef Türk futbolunun düzenleyici konumundaki yönetici organının bu açıklamaları tavsiye niteliğinden öteye gitmiyordu. Bu tavsiyelerde yer verilen ifadelerden bir kısmı ise şunlardı:

 

1- Öncelikle kulüpler ile futbolcu ve teknik adamların müsabakalara ara verilen döneme ilişkin sözleşme şartlarını Covid-19'dan kaynaklı ekonomik koşulları dikkate almak suretiyle karşılıklı olarak Türk Hukukuna uygun olarak yeniden belirlemeleri önerilir. 

 

2- Tarafların karşılıklı olarak anlaşamadığı durumlarda kulüplerin genel mevzuata uygun olarak tek taraflı şekilde sözleşme koşullarında değişikliğe gitmesi halinde aşağıdaki hususların kulüplerce yerine getirilip getirilmediği TFF Hukuk Kurulları tarafından dikkate alınacaktır.

 

TFF açıkladığı üzere, kulüplerin futbolcu ve teknik adamlar ile teker teker anlaşma yoluna gitmesini tavsiye etmiştir. Ancak, yalnızca Süper Lig’de yer alan 18 kulüpte toplam sözleşmeli oyuncu sayısı 509 ve bunların 257’si yabancı futbolcu. Bu durumda kulüplerin bütün futbolcular ile genel geçer bir kural belirlemeden, futbolcuların ve kulüplerin birbirileriyle olan güç dengesine göre belirlenecek şartların ayrı ayrı tayin edilmesi farklı sorunları beraberinde getirecek ve krizi daha da derinleştirecektir.

  

FIFA, son yayınladığı raporda ise üye federasyonun veya ligin zorunlu bir düzenlemeye hükmedip hükmedemeyeceği yönündeki soruya tavsiye niteliğinde şu cevabı vermiştir: “Prensip olarak, devam eden iş sözleşmelerinin akıbeti ulusal hukuk veya ulusal futbol düzenlemeleri (veya tarafların belirledikleri hukuk) ve tarafların sözleşmelere bağlılıkları ile belirlenmelidir. FIFA hukuki kurullarının, yalnızca ulusal hukukça ve ulusal futbol kurallarınca izin verilen (özellikle kulüp ve çalışan arasındaki anlaşmanın tarafı olmayan bir organ tarafından yapıldığı göz önüne alındığında) ve futbolun içinde yer alan ortakları (futbolcular birliği, antrenörler birliği, kulüpler birliği) veya paydaşlarınca toplu olarak kabul edilen düzenlemeleri tanıyacağını belirtmiştir.”

  

Avrupa’da, özellikle ileri gelen liglerde, kulüpler ve federasyonlar FIFA’nın belirttiği gibi bu süreci futbolun parçası olan futbolcular ve birlikler ile birlikte yürütüyorlar. Bugüne kadar gelen oturmuş futbolcu birliği kültürü sayesinde mevcut kriz ortamında futbolcular kendilerini toplu olarak güçlü bir şekilde ifade etme imkanına sahip oluyorlar. Bu durum yalnızca futbolcular yararına değil, aynı zamanda kulüplere ve federasyonlara da fayda sağlamakta. Kulüpler ve federasyonlar da bu süreçte yükümlülüklerinin devamı veya krizden çıkmaya yönelik bir yol haritası belirlerken, futbolun bütün paydaşlarını sürece dahil ederek bir yeknesaklık sağlıyor ve daha sonra futbolcu bazında münferiden ortaya çıkabilecek sorunların önünü kesmiş oluyor. Bunu da karşısında güçlü bir kolektif yapı olması sayesinde başarıyor. Türkiye’deki genel algıda futbolcuların birlik olmasının, sendikalaşmasının kulüpler için zorlaştırıcı bir unsur olacağı mevcut iken bir kriz anında bunun önemi ortaya konmuş durumda.

   

Futbolun paydaşları ile yaşanan etkin iletişim sorunun yanında bugün için biten sözleşmeler konusu Türkiye’de futbolcu maaşları veya maçların takvimi kadar gündem olmadı. Maçların başlama tarihi ‘şimdilik’ 12 Haziran olarak açıklandı ve transfermakt.com ’da yer alan verilere göre sözleşmesi sona erecek futbolcu sayısı 121. Toplam oyuncu sayısının yaklaşık olarak dörtte birini oluşturan bu futbolcular 31 Mayıs tarihinden sonra olası bir krizin aktörleri olabilirler.

   

Avrupa’da kulüplerin ve federasyonların maçların oynanabilmesi için ihtiyaç duyulan futbolcuların sözleşmelerine yönelik gösterdiği telaşın Türkiye’de olmamasının yanlış değerlendirilen bir sebebi var. TFF’nin Profesyonel Futbolcu Statüsü ve Transferleri Statüsü’nün 19. Maddesi’nde şu ifadelere yer verilmiştir:

  

Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki; Türkiye’de kulüpler ile futbolcular arasında yapılan sözleşmeler bakımından TFF’nin tip sözleşmesinin kullanılması zorunludur. Bu sözleşmenin haricinde yapılan sözleşmeler TFF tarafından tescil edilmez. Bu tip sözleşmedeki Futbolcunun Yükümlülükleri başlığının altında şu ifadeler yer almaktadır: “Futbolcu, FIFA, UEFA ve TFF Statülerine ve düzenlemelerine uymak ile yükümlüdür. Bu bağlamda futbolcu ile TFF’nin talimatı ile bağlı olduğu ileri sürülebilir.

 

Kulüplerin de bugün için futbolcuların sözleşmelerini lig tamamlanana kadar uzatmak için bir anlaşma yoluna giderek ek protokol yapmaya gerek görmedikleri anlaşılmaktadır. Ancak bu talimatın geçerliliği tartışmasının yanı sıra, bu talimat maddesinin amacının da yanlış yorumlanması sonucu, kulüplerin büyük bir tehlike altında olduklarını söylemek gerekir.

 

Bu talimat maddesi bugün yaşadığımız gibi bir mücbir sebep, kriz ortamı için hazırlanmamıştır. Bu madde, sezon fikstürünün birkaç gün sarkması veya Türkiye Kupası finalinin Haziran ayının ilk haftasında oynanması ihtimaline karşı hazırlanmıştır. Bugün için Türk futbolunun karşı karşıya kaldığı durumda ise Süper Lig’in başlama tarihi ‘şimdilik’ 12 Haziran ve tamamlanıp tamamlanamayacağı, sürece göre belli olacak. Bu yüzden kulüplerin bu talimat maddesine dayanarak, bu yönde bir eylemsizlik tavrına gitmeleri, tehlikeden devekuşu gibi saklanmaktan başka bir anlam taşımamaktadır.

 

Yapılması gereken, geç kalınmadan oyuncular ve teknik adamlar ile sözleşmelerinin lig tamamlanana kadar devamı için teker teker ek protokol yapılması ve talimatın taşıdığı risklerin bertaraf edilmesidir. Aksi takdirde 12 Haziran tarihinde maçlar başladığı tarihte futbolcular – özellikle önceden de birikmiş ödenmemiş alacağı olan futbolcular – maçlara çıkmayı reddedebilir.

 

Bu durum ilerisi için olası bir yargılama süreci getirebilir ancak bu yargılama kulüplerin lehine sonuçlansa bile sonuçlanması uzun sürecektir ve halihazırda ekonomik dar boğazda olan kulüpler için olası bir kriz ve takip eden başarısızlık ciddi bir sorun yaratacaktır. Karar almaya yetkin bir futbolcular birliğinin eksikliği bu noktada kendini göstermekte ve bu süreci kulüpler için oldukça zorlaştırmaktadır. Ancak ortada herhangi bir sorun yokmuş gibi davranan kulüplerin bu konuda bir an önce adım atması gerekmektedir, aksi takdirde yeteri kadar problemi olan kulüpler için büyük bir tehlike kapıda beklemektedir. {jcomments on}

 

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  3248  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Futbol Ekonomi Site Yetkilisi Perşembe, 22 Eylül 2011.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

FutbolEkonomi , 2010 yılından bu yana futbolun ekonomik, finansal ve yönetsel boyutlarını mercek altına alan bağımsız bir bilgi ve analiz platformudur. 2005 yılında kurulan Futbol Ekonomisi Stratejik Araştırma Merkezi (FESAM) ile aynı vizyon doğrultusunda faaliyet gösteren platformumuz, futbolu sadece saha içi bir oyun değil, çok katmanlı bir endüstri olarak ele alır.

 Hakımızda daha fazlası >>>


Yazarlarımızın Son Yazıları

Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Murat  Başaran
Murat Başaran
Mete İkiz
Mete İkiz
Hüseyin Özkök
Hüseyin Özkök
Ömer Gürsoy
Ömer Gürsoy
Neville Wells
Neville Wells
Kenan Başaran
Kenan Başaran
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Lale Orta
Prof. Dr. Lale Orta
Müslüm Gülhan
Müslüm Gülhan
Tuğrul Akşar
Tuğrul Akşar
Av. Hüseyin Alpay Köse
Av. Hüseyin Alpay Köse
Doç. Dr. Recep Cengiz
Doç. Dr. Recep Cengiz
Dr. Ahmet Güvener
Dr. Ahmet Güvener
Av. Arman Özdemir
Av. Arman Özdemir
Dr. Tolga Genç
Dr. Tolga Genç
Tayfun Öneş
Tayfun Öneş
Dr. Bora Yargıç
Dr. Bora Yargıç
Alp Ulagay
Alp Ulagay

Kimler Sitede

Şu anda 1617 konuk çevrimiçi

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 51357234

Raporlar FE Anasayfa

Spor Endexi

 

25/07/2025

Kapanış  
  BİST 100

10.642,60

-0,43

 bjk BJKAS

2,10

-2,33

 fb FENER

14,25

+1,14

 gs GSRAY

1,43

+5,93

 trabzon TSPOR

1,12

+0,90

   SPOR ENDEKSİ

2.606,94

+2,30

1

futbol ekonomi bulten

fesamlogobanner

ekosporlogo

GwuEgEJW4AAMRrc


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

futbolekonomisosyal2

 

sosyal1