Deniz Gökçe- 24 Ağustos 2016 2016 yılının 8 Mayıs günü 100 yaşına basan Joao Havalange, 1974 yılında, Avrupalı olmadan FİFA Başkanı olarak seçilen birinci kimse olmuş ve 24 yıl FİFA Başkanı olarak görev yapmıştı.
Havalange 24 yılda hem futbolu, hem de kendisini ve akrabalarını zengin etmişti. Son üç yıldır çeşitli hastalıklar geçiren Havalange, geçtiğimiz hafta Brezilya’da Rio’nun Samaritano Hastahanesi'nde öldü. 2013 yılında FİFA’da hazırlanan bir rapor ortaya çıkınca da sessiz sedasız futbol ile ilişkili tüm görev ve ünvanlarını da bırakarak ayrılmış ve Brezilya'ya geri dönmüştü. Rapor 100 milyon dolarlık bir rüşvet yaklaşımı düzenini kamuoyuna açıklıyordu.
Rapor Havalange ile damadı Ricardo Texeira’nın (daha önce Brezilya Futbol Federasyonu Başkanlığı yapmıştı) ISL adlı bir spor pazarlama şirketinden rüşvet aldıklarını kamuoyuna açıklıyordu. 2000 yılına kadar peşpeşe 8 yıl Havalange ve damadı ISL üzerinden spor yöneticilerine rüşvet vererek futbolu yönetmişlerdi. Ayrıca 2014 yılında Futbol Dünya Kupası'nın Brezilya'ya verilmesini de benzer yaklaşımlarla sağlamışlardı.
Havalange Belçikalı bir sanayicinin (silah satmakta idi ) oğlu olarak Rio’da doğmuştu. Hukuk okudu ve aile şirketinde de çalıştı. Daha sonra ise kendine bir nakliye ve finans şirketi kurdu.
Havalange çok iyi bir atletti. Rio Fluminense takımında futbol oynadı. Ama yüzme ve water polo konusuna da çok merak salmıştı. 1936 Berlin Olimpiyatları ile 1952 Helsinki Olimpiyatları!'nda Brezilya'yı temsil etti. Sporda tanındı ve de ülkenin Spor Federasyonu'na seçildi. Brezilya’nın futbolda başarılı olacağını düşünerek de futbolda uzmanlaştı.
Ama esas başarısı o dönemde FİFA Başkanı olan Stanley Rous’u tüm dünyayı dolaşarak ve oy toplayarak elimine etmesi oldu ve yerine seçildi. Afrika ve Asya’daki yeni futbol üyesi ülkeleri kendi safına çekti. Diğer taraftan da İspanyol Juan Antonio Samaranch’ın da Olimpiyat Komitesinin başında kalmasını da sağladı. İtalya'nın spor adamı, Amatör Atletizm Federasyonu Başkanı Primo Nebiolo da onun safına geçti. Böylece dünya sporuna Latin birliği hakim oldu.
Sonra da Dünya Kupası'nı 16 ülkeden 32 ülkeye çıkardı, gençler ve kadınlar için futbol şampiyonalarını da kabul ettirdi. Adidas sahibi Alman Horst Dasler ile işbirliği yaptı ve sporun ticari kıymetini ön plana çıkardı.
Ama Havalange son yıllarında itibar kaybetmiş biri olarak ortalıktan çekilmek zorunda kalmıştı!{jcomments on}