Borç Batağındaki Kulüplerle Başarı Çok Zor!
x

Borç Batağındaki Kulüplerle Başarı Çok Zor!

soccer-bets

9 Aralık 2018- Goal.com'un Tuğrul Akşar ve İsmail Şayan ile kulüplerin mali sıkıntılarına ilişkin yaptığı bir haber söyleşiyi sizlerle paylaşıyoruz. (Bu haber Goal.com'den alınmıştır.) 

 

Türk kulüpleri, son yıllarda büyük bir ekonomik problemle boğuşuyorlar. Başta 4 Büyükler olmak üzere mali sıkıntıları aşmakta güçlük çeken kulüpler, son yıllarda Finansal Fair Play yükümlülüklerini yerine getirmekte de zorlanıyorlar.

 

Süper Lig'de son 20 yılın en durağan transfer dönemi yaşanırken takımlar oyuncuları bonservisleriyle transfer etmek yerine kiralama yöntemiyle takıma kazandırma yoluna başvurmaya başladılar. Özellikle kur konusunda zorluklar yaşayan kulüpler, bazı oyuncuların sözleşmesini Türk Lirası üzerinden yaparak çözüm üretme çabasındalar.

 

Daha önce her dönem yıldız transferleriyle kavrulan Süper Lig'de bugün durum farklı. Kulüpler büyük isimlerden vazgeçerek takıma verim sağlayabilecek ucuz maliyetli futbolcuları transfer edebilmek için uğraş veriyor. Peki kulüpleri bu denli zorlayan ekonomik çıkmazın en büyük gerekçeleri neler?

 

'Ekonomik krizin faturasını daima taraftarlar ödüyor''

 

İsmail Şayan, kulüplerin çare üretemediği ekonomik problemlerin sıkıntısının taraftarlara yansıdığını ifade ediyor.

''Kur, Türkiye'de her kişiyi ve her kurumu etkilediği gibi bir şekilde kulüpleri de etkileyecek. Ama burada kulüpler, bu farkın büyük bir kısmını direkt olarak taraftara yansıtıyorlar. Bilet fiyatı, forma... Her şeye zam yapıyor kulüpler. Sen zaten stadı dolduramıyorsun, bir de üzerine zam yapıyorsun. Örneğin Juventus olsanız, her sezon kombinelerin tamamını anında satsanız zam yaparsınız. Onlar bunu yapıyorlar. Çünkü doldurmuş orayı, başka çaresi yok, zam yapmak zorunda. Ama Türkiye'de kombinelerinin ya da biletlerinin tamamını satan, %80, %90 doluluk oranıyla oynayan kulüp yok ki!''

 

Türk kulüpleri bir gün yabancı sermayenin eline geçer mi?

 

Son yıllarda Türk futbol gündemini meşgul eden konulardan biri de yabancı yatırımcı meselesi...

 

Bir süre önce Başakşehir'in Katarlılar tarafından satın alınacağı konuşulmuş, Galatasaray'a ise Çinli yatırımcıların ortak olacağı iddia edilmişti. Türk kulüplerinin gelecekte yabancı yatırımcıların eline geçme ihtimalini sorduğumuzda, İsmail Şayan'ın yanıtı oldukça netti.

 

''Bence Türk kulüplerini kimse almaz. Neden gidip İngiltere'ye yatırım yapıyorlar? Çünkü İngiliz futbolu çok hızlı büyüdü ve daha da hızlı büyüyeceği düşünülüyor. Çünkü orada kulüplere yatırım yapanlar para kazanıyorlar. Manchester City'ye, Paris Saint Germain'e yapılan yatırımlar, uzun vadede dönüşümü olacağına inanıldığı için yapılıyor. Ben neden Türkiye'ye yatırım yapayım? Türkiye'deki ekonomik sıkıntıları tamamen bir kenara bırakın, futbol piyasasına bakın. O kadar stadyumlar yapıldı ama seyirci ortalaması konusunda 12.500'e geliyorsun, tıkanıyorsun. Bu 80'lerde de böyleydi, aradan yıllar geçti ve hiç değişmedi. Türkiye'de futbol büyümüyor. Bu kulüplerin dünya kadar da borcu var, ben neden o zaman bu ülkeden kulüp satın alayım? Yabancı sermaye bence almak isterse bir tek Altınordu'yu ister. Diğerleriyle ilgili ana problem belli; üretmiyoruz, oyuncu üretimimiz yok.''

 

İsmail Şayan'ın ardından Türk kulüplerinin ekonomik buhranıyla ilgili Tuğrul Akşar da görüşlerini Goal ile paylaştı.

 

Başta üç büyükler olmak üzere, Türk kulüplerinin finansal sorunlarını uzman kişilerin görüşleriyle sunmaya devam ediyoruz. İsmail Şayan'ın ardından, Tuğrul Akşar da konuyla ilgili görüşlerini Goal'e anlattı.

 

Spor ekonomisi alanındaki faaliyetleriyle bilinen Tuğrul Akşar, aynı zamanda Endüstriyel Futbol, Futbol Ekonomisi, Futbol Yönetimi, Futbolun Ekonomi Politiği ve Krizdeki Futbol kitaplarının da yazarı.

 

Dört büyüklerin borçlarında son yıllarda ciddi bir artış olduğunun altını çizen Akşar, Ufuk Kaan Karacan'a verdiği röportajda, kur farkından dolayı kulüplerin zor günler geçirdiğini ve bunun dışında finansal yükümlülüklerle birlikte stadyumların boş kalmasından dolayı zor günler geçirildiğini ifade etti.

 

''Kulüpler, hiçbir şey yapmasa bile dövizden dolayı borcu artıyor''

 

Tuğrul Akşar, dört büyüklerin borçlarını yabancı parayla ödemesinden dolayı, artan döviz miktarlarına bağlı olarak sürekli borçların arttığını hatırlattı. Euro ya da Dolar ile borç ödeyen kulüpler, bu iki kurun artmasıyla birlikte hiçbir faaliyet yapmamasına rağmen borcunu artırıyor.

 

''Son beş yıla baktığımızda gelirlerle giderler arasındaki dengesizlik, kulüpleri borçlanmaya yönlendirdi. Son beş yılda dört büyüklerin borcunda çok ciddi bir artış oldu. Zaten sıkıntı içinde olan kulüplerimiz, kur etkisiyle daha da büyük sıkıntıya girdi. Özellikle borcunu yabancı parayla ödeyen ve yapılandıran kulüplerimizin finansal tablolarına baktığımızda büyük bir olumsuzluk var. Dövizde %80'lik bir artış var ve bu artışı göz önünde bulundurduğumuzda, ekstra bir borçlanmaya gidilmese bile borçları durduk yere artıyor. Bugün şunu görebiliyoruz; kur artışı nedeniyle üç büyüklerin omzuna binen ilave yük, toplam 1,1 milyar TL'ye ulaştı. Geçtiğimiz hafta dolar 7, euro 8'i gördü. Ben bunun simülasyonunu yaptım, eğer dolar ile euro yeniden bu seviyeye gelirse üç büyük kulübün ilave borcu 1,1 milyar TL'den 1,3 milyar TL'ye ulaşıyor. Bu, sürdürülebilir bir durum değil.''

 

Akşar, kulüplerin kredi borçlarındaki faiz oranının da arttığını, buna bağlı olarak borçların da yükseldiğini belirtiyor.

 

''Bunun dışında finans maliyetlerinde de ciddi bir artış var. Geçen sezon %14, %15 seviyelerinde olan kredilerdeki borçlanma faizi, bugün %30'a çıktı. Yani bir yandan finans maliyetlerindeki %100'lük astronomik artış, diğer taraftan kur farkındaki önlenemez durum, kulüpleri büyük dar boğaza soktu. Kulüplerin Borsa İstanbul'a gönderdiği finansal tablolara baktığımız zaman, kazandıkları her 100 liranın 40 lirasını finans kurumlarına ödemek durumunda kaldıklarını görüyoruz. Bunun içinde operasyonel giderler, oyunculara ödenen ücretler, maaşlar yok. Bu, bizim kulüplerimizin altından kalkabileceği bir durum değil.''

 

Stadyum ve yayın geliri sıkıntısı

 

Son yıllarda Türk futbolunun en büyük problemlerinden biri haline gelen 'boş tribün' konusunda Tuğrul Akşar'ın da yorumu çok net. Takımlar, stadyumlara taraftar çekemedikleri için büyük bir sıkıntı içindeler.

 

''Bir başka sorunumuz da tribünlerdeki doluluk oranı düşük. Geçen sezon Süper Lig'de ortalama tribün doluluk oranı 14 bin civarında. Yani tribünlerin sadece üçte biri dolmuş. Üç büyüklerde geçen sezon belki tatmin edici bir maç günü geliri ve bilet satışı vardı ama bu yine de yeterli olmuyor. Gelirlerdeki artış, giderlerle kıyaslanamayacak derecede olduğu için kulüplerimiz ekonomik olarak ciddi bir sıkıntı içindeler.''

 

Tuğrul Akşar'ın değindiği noktalardan biri de kulüplerin imzaladığı yayın ihalesi. Buna göre kulüpler, havuzdan alacağı ücretin yarısını sabit kur olan 3,90'dan, diğer yarısını ise güncel kurdan temin ediyor. Dövizin büyük artış gösterdiği Türkiye'de, sabit kurdan elde edilen gelir de kulüplerin ekonomik sıkıntılarından biri haline geliyor.

 

''Kulüpleri sıkıştıran bir diğer sorun da naklen yayın gelirleri... Naklen yayın gelirleri, yarısı güncel kur üzerinden yarısı da sabit kur üzerinden ödeniyor. Yıllık 500 milyon dolar civarındaki ücretin kulüplere ödeme yapıldığını varsayarsak, 2018-19 sezonu itibarıyla dolar kuru ödeme planında 3,90'dan sabitlenmiş. Kurun bugün 6 olduğunu düşünürsek kulüplerin yarı yarıya kaybı var.''

 

''UEFA, büyükleri kollayan küçükleri zorlayan bir politika içinde''

 

UEFA, yeni sezondan itibaren Şampiyonlar Ligi'ndeki gelir dağılımı sistemini değiştirdi. Yayın gelirlerini yarıya düşüren UEFA, turnuvaya katılacak olan her takıma son 10 yıldaki UEFA sıralamasına göre ayrıca ücret ödeyecek. Kısacası UEFA, sistemi değiştirerek sıralamada altlarda olan takımların daha az para kazanacak olmasının önünü açtı. Tuğrul Akşar, bu durumun da Türk kulüplerinin cebine büyük oranda zarar vereceği kanaatinde.



''Bu sene Şampiyonlar Ligi'nde şöyle bir durum var. Geçen sezon yayın havuzu 585 milyon euro'yken bu sezon 292 milyon euro'ya düşürüldü. UEFA bunu düşürdü, yerine de son 10 yılın takım katsayısı sıralamasına göre 585 milyon euro dağıtılacağı hususunu getirdi. Geçen sene Beşiktaş, havuz gelirlerinden yaklaşık 22 milyon euro kazandı ve bizim bu havuzdaki payımız %3 civarındaydı. Bu sezon UEFA, havuz gelirlerini %50 azalttı, son 10 yıl katsayısına göre para verme kararı aldı. Şu an Şampiyonlar Ligi'ne katılacak 32 takımın tamamı belli olmadı. Ama Galatasaray, şu an 10 yılık katsayı ıralamasında 24. sırada gözüküyor. Bu da her katsayının 1,108 milyon euro ile çarpıldığını düşünürsek Galatasaray sondan 9. olduğu için yaklaşık 10 milypn euro ediyor. Öbür taraftan yayın havuzu geliri de yaklaşık 6,5 - 7 milyon euro olacak. Böyle bir durumda Galatasaray, yeni sisteme göre Şampiyonlar Ligi'nde geçen sezona oranla 3-4 milyon euro kayıp yaşıyor. Bu sistem bana göre büyük takımları kollayan bir sistem. UEFA, Şampiyonlar Ligi'nde büyükleri kollayan, küçükleri zorlayan bir politikayla gelir dağıtma yoluna gitti.''

 

Bu olumsuzlukların sonu ne olacak?

 

Tuğrul Akşar, ekonomik anlamda üst üste gelen tüm sorunların tüm hızıyla devam edeceğini, böyle bir durumda da Türk futbolunun ağır yaralar alacağını düşünüyor.

 

'Kulüpleri etkileyen finansal problemler, yetersiz ekonomik durumlar ve bunların olumsuz yansıması, sportif başarıyı etkiliyor ve bu da kulüplerimizin Avrupa kulüpleriyle rekabet etmesini zora sokuyor. Benim öngörüm şudur; önümüzdeki olumsuzluklar devam ederse -ki devam edecek gibi görünüyor- hem kulüplerin UEFA'da hem de milli takımın FIFA'da sıralamasının çok gerilere düşeceğini düşünüyorum.''{jcomments on}

Kaynak:https://www.goal.com/tr/haber/oezel-tugrul-aksar-kuluepler-hicbir-sey-yapmasa-bile/1dxo99488299s1u93vkz5u3xa2

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  4112  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Futbol Ekonomi Site Yetkilisi Perşembe, 22 Eylül 2011.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

futbolekonomihakkimizdabanner2

esitsizliktanitim

aksartbmmraporbanner

Yazarlarımızın Son Yazıları

Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Murat  Başaran
Murat Başaran
Mete İkiz
Mete İkiz
Hüseyin Özkök
Hüseyin Özkök
Ömer Gürsoy
Ömer Gürsoy
Neville Wells
Neville Wells
Kenan Başaran
Kenan Başaran
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Lale Orta
Prof. Dr. Lale Orta
Müslüm Gülhan
Müslüm Gülhan
Tuğrul Akşar
Tuğrul Akşar
Av. Hüseyin Alpay Köse
Av. Hüseyin Alpay Köse
Doç. Dr. Recep Cengiz
Doç. Dr. Recep Cengiz
Dr. Ahmet Güvener
Dr. Ahmet Güvener
Av. Arman Özdemir
Av. Arman Özdemir
Dr. Tolga Genç
Dr. Tolga Genç
Tayfun Öneş
Tayfun Öneş
Dr. Bora Yargıç
Dr. Bora Yargıç
Alp Ulagay
Alp Ulagay
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Prof. Dr. Fuat Tanhan
Prof. Dr. Fuat Tanhan

Kimler Sitede

Şu anda 1011 konuk çevrimiçi

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 52920290

raporlaranas

kitaplar aksar

1

futbol ekonomi bulten

fesamlogobanner

ekosporlogo


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

futbolekonomisosyal2

 

sosyal1