Amerika'da Futbol ya da Çürük Yumurta
x

Amerika'da Futbol ya da Çürük Yumurta

mls

Sina Kıratlı, 3 Mart 2017 Sporu ve ona bağlı unsurları Amerikalılar kadar kusursuzca kurumsallaştırabilen herhangi bir ülke veya federasyon yok.

Milyonlarca insanın tv ekranlarından uzaklaşamadığı ülkede, onları tv başından tek koparacak şey olarak futbol karşımıza çıkıyor.

 

DÜN

Amerikan futbolu ve MLSin neden bu denli başarısız olduğunu incelemeden önce tarihi okumak gerekir. Kızılderililer Türk olmayabilir ancak modern futbolu Amerikalılara Türkler öğretti dersek yanlış olmaz. 1971de kurulan ve döneminde tarihin en büyük spor projelerinden biri olan New York Cosmosun kurucularından ikisi Türk pasaportu taşımaktaydı. Kulübü kurmakla yetinmediler ve tarihin en iyi oyuncularını toplamaya karar verdiler. Geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz Carlos Alberto, Kaiser Beckenbauer ve sıfatlarla tanımlanamayacak Peleyi getiren ikizler o dönem için büyük ses getirmişti. Efsanelerin arkasını toplayan kaleci ise Gökmen Özdenak’ın kardeşi Yasindi. Bu oyuncuların Temel Fıkrası haricinde bir araya gelmesi şaşırtıcıydı ama bir nesil için futbolu sevdiren isimler olduğunu inkar edemeyiz. Cosmos belli bir süre Kuzey Amerika Futbol Liginde mücadele etti, hormonlu büyüyen futbol ekonomisine dayanamayan takımlardan oldu ve Amerikada 1984 yılı itibariyle futbol oyunu sona erdi. Bu oyunun ikinci defa durması demekti.

İlerleyen yıllarda Grammy Onur Ödülü sahibi olacak Ahmet Ertegün ve AC/DC, Rolling Stones gibi grupların değerine değer katan Nesuhinin kurduğu bu takım büyük proje dolaylı olarak zarar getirmiş olsa da Amerikalıları futboldan soğutan takım iddialara göre Beşiktaş’tır. 1950 yılında nedendir bilinmez Amerika Turuna çıkan Karakartallar, burada aralarında Manchester Unitedin da bulunduğu 7 takımla maççıkmıştır. Yalnızca Kırmızı Şeytanlara kaybeden temsilcimiz, U.S All Stars’ı 5-0, American League Stars’ı ise 3-1 yenmiştir. Beşiktaş’ın karşısına çıkan tüm takımların yerel seçme takımları olduğunu belirtmek lazım. Rivayete göre Amerikalılar bu maçlar sonunda beyzbola ilgi göstermeye başlamıştır. O yaz dönemi, ilerleyen sezonlarda üstüste iki kez gol kralı olacak Şevket Yorulmaz tarafından bitiş düdüğü en az 20 yıllığına çalınmıştı.

Yakın Geçmiş ve Bugün

Estetik zevkinin oldukça düşük olduğu stadlarda oynanan 1994 Dünya Kupası, Amerikalılara futbolun eşsiz heyecanını hatırlatmış olmalı ki futbol 1995 yılında MLS adıyla geri döndü. Bir önceki lig projesi maddi sebepler nedeniyle bittiğinden bu projenin en önemli kısmı maddi disiplini sağlamak oldu. Günümüzde Porto , Roma , Juventus gibi FFPye çalım atmak için oyuncuyu kiralık gösteren takımlar ve benzerlerinin olmaması için 20 yıönce çok sıkı tedbirler alındı ve maddi açıdan işe yaramış gibi duruyor. Geçtiğimiz sezonun şampiyonu Timbers’ın yıllık maaş bütçesi $6.800.000 civarındayken Atlantikin diğer tarafında bu ücrete sahaya çıkacak değil 11, 5 kişi bile bulamazsınız. Mario Gomezin geçtiğimiz sezon primler hariç brü5.200.000e oynadığını da hatırlatmak gerekiyor. Düşük maaş skalasını görünce sakın amatör ruh tabirleriyle ortaya çıkmayın. Ligin mevcut işleyişi oldukça eşitlikçi olduğundan yalnızca bir kaç sözleşme tipi var, transfer döneminde oyuncuların performansı kadar sözleşmeleri takas ediliyor. Bu ligde istisnai takımlar haricinde futbol yerine genellikle - A.B.D ölçeğinde - orta büyüklükteki şirketlerin nasıl yönetileceğini görüyoruz.

Futbolu diğer sporlardan ayıran dinamikler Amerikalılar tarafından henüz keşfedilmiş değil. Rekabetin ve fanatizmin körüklemediği bir futbol atmosferinde oyuncuların kendilerini geliştirmek istememeleri oldukça normal. Bayrak oyuncu kavramı zaten bulunmayan bir durum. Günümüzde nispeten azalmış olsa dahi geçmişte yaşanan sporda şiddet olayları Amerikada henüz yaşanmamıştır. Sporda şiddetin azalması her spor severin istediği bir durum ancak günümüzün büyük rekabetlerinin ve futbol kültürlerinin buradan doğduğunu unutmamamız gerekir. Bu sene oynanan New York Derbisi öncesi yaşanan olaylar tarihlerinde bir ilk. Günlerce konuşulan bu durum karşısında insanlar şaşkınlıklarını gizleyemedi. Sporcuların performanslarından çok sahaya gelirken nasıl giyindiğini merak edenler için normal bir durum olsa gerek. Bununla birlikte Amerikalı futbol müşterileri için bir futbol maçının fiyatı yalnızca $50 değil. O parayı ve zamanı harcayan müşteri için bir maçın bedeli $50 + maçı 4K televizyonundan izlemek + stadda üşümemek. MLS takımları bu profili değiştirene dek ligin çehresinin değişmeyeceğini tahmin etmek çok zor değil çünkü kulüplerin taraftarı yok müşterisi var. Totti gibilere öykünenlerin önce onu korkutan Curvaları yaratması gerekir. Kısacası paranın pul olduğu noktadalar.

Yarın

MLSe seyirci sayısı açısından dünyada 7. sırada olmasına karşın verileri derinlemesine incelediğimizde geleceğin karanlık olduğunu görüyoruz. Kuzey Amerikada düzenlenen spor olayları arasında bile Kanada Futbol Liginin gerisinde bir doluluk oranına sahipler. Daha iyi oldukları yalnızca iki spor organizasyonu var o da seyirci sayısı açısından. Salon sporu olan NBA ve NHL seyirci sayısı açısından MLSin gerisinde bulunuyor. Bununla birlikte 2015 MLS sezonu, 2014 MLS sezonuna göre %12.7 oranında daha fazla seyirci toplamış. MLS tarihinin en büyük artışı olmasına karşın taraftar sayılarının ciddi biçimde adaletsiz şekilde dağıldığını görmekteyiz. 2014 yılında ligin en çok seyirci çeken takımı 43.734 ile Sounders olurken en az seyirci toplayan takımı ise 7.063 ile Chivas USA oldu. Başarı grafikleri de seyirci sayısı ile doğru oranda artmakta ya da azalmakta. 2014-2015 arasında yaşanan dramatik artışın ise 2015-2016da görülmediği ortadadır. 2015 yılında lige katılan Pirlolu NYCFC ve Kakalı Orlando Citynin getirdiği seyirci sayısı ve doluluk oranı ligin durağanlığını yalnızca bir sezonluğuna değiştirmiş oldu. Yalnızca %0.5 artan seyirci sayısı oranının 2013teki gibi eksi oranlara düşmesi bekleniyor. Büyüme rakamlarından anlayanlar bildiğüzere %5in altındaki büyümeler küçülmeyle eş değerdir.

“İyi futbolcular Avrupada oynar” sözüyle MLSin en verimli oyuncusu Giovincoyu Euro 2016  kadrosunun dışında bırakan Antonio Conte de ligin durumu hakkında doğru yorum yapanlar arasında. MLSte oynayan oyuncuların seviyesi oldukça düşük ve dışardan getirilen oyunculara günümüzdeki gibi maaş ödenmesi mümkün durmuyor. Ligin en çok kazanan oyuncusu Kaka $9.200.000 kazanırken, oynadığı kulübün yıllık kazancı yalnızca $36.000.000. Vergi ve diğer gider kalemlerinde sonra kalan paradan bir de oyuncu maaşı düşünce geriye alınacak oyuncu kalmıyor. Bu durumun sonucu ise okulumuzda düzenlenen Sports for Life” turnuvasında dahi yaşanmayacak amatör hataların MLSte yaşanıyor olması. Sahadaki oyunun kalitesi oldukça düşük. Oysa NBA de MLB de NFL de dünya standartlarının oldukçüstünde ligler. Ligde yer alan oyuncularıçok azı üst seviye liglere transfer olabiliyor kalanlar ise ligde devamlı bir sirkülasyon halinde. Yaşlı kurtlar hariç ligi sırtlayan oyunculardan Altidore, Bursasporda, Dos Santos ise o dönem tarihinin en başarısız sezonlarından birini geçiren Galatasarayda dahi tutunamadı

Dünya Kupaları’nın istikrarlı ve sağlam takımlarından olan Amerika Milli Takımı’nın oyuncularınıçoğunluğu Amerikadan yetişmemiş olan oyuncular. Örneğin; NYCFCnin ve Kartallar’ın maestrosu Diskerud, eğitimini Norveç’te almış bir oyuncu. 2014 Dünya Kupası’nın yıldızlarından Jones da keza Batı Almanya çıkışlıdır. Lige yeni giren oyuncuların kalitesi düşmekte ve mevcut ekonomik politikalar nedeniyle yüksek profilli bir oyuncu getirmek neredeyse imkansız. Kendilerince harika bir altyapı sistemleri var, kadınlar futbolunda da oldukça başarılar ancak erkekler açısından gün geçtikçe geriye gidiyorlar. Alttan çıkacak oyuncuların sayısında orta vadede büyük bir kalite artışı olmayacağı da futbol scoutları arasında konuşulan bir gerçek. Bu durumda lig bir çıkmaz içinde kalıyor. Yerel kaliteli oyuncular yok ve ekonomik genişleme de geçmişte ligi kapattıran sonuçlar doğurdu. Seyir zevki gün geçtikçe azalıyor ve amaçsızlaşıyor.

Temenni ve Sonuç

Ertekin gibi girişimcilerden de önce Amerikada futbol oynanıyordu. Onlardan sonra gelen diğer büyük küçük projelerde de futbol maçları oynandı. Hepsi şu an birer anı ve başarısızlık olarak hatırlanıyor. MLSin de onlar arasına girmesine maalesef yaklaşmış durumdayız. Futbolun sahip olduğu ruhu NBA Kuralları ile kontrol edemezsiniz. Rekabeti sınırsız yaşatan bir ülkede rekabetin kısıtlanmasının sonucu MLSte görülüyor. Soccer Mothers” gibi oyunun ruhunu azaltan projeler ile de futbolcu yetiştirmek mümkün gözükmüyor. Futbolun ruhunu tutsak etmedikleri bir sistemde değil Şevket Yorulmaz, Messi bile onları yormaz.{jcomments on}

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  7312  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Futbol Ekonomi Site Yetkilisi Perşembe, 22 Eylül 2011.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

futbolekonomihakkimizdabanner2

esitsizliktanitim

aksartbmmraporbanner

Kimler Sitede

Şu anda 2150 konuk çevrimiçi

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 52731590

raporlaranas

kitaplar aksar

1

futbol ekonomi bulten

fesamlogobanner

ekosporlogo


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

futbolekonomisosyal2

 

sosyal1