Borç Batağındaki Kulüplerimiz ve Başarı Üzerine Bir Analiz
Tuğrul AKŞAR- 27 Ocak 2003 Kulüplerimizin mali durumlarındaki olumsuzluklar tüm yakıcığılıyla devam ediyor ve bu sorunlar onların geleceklerini tehdit eltına almış durumda...Mali başarıya ulaşmadan sportif başarı, sportif başarıya ulaşmadan mali başarı ne yazık ki gelmiyor.NTVMSNBC’de, “Futbol kulüpleri borç batağında” başlıklı haberi okuyunca, futbol takımlarının böylesi bir borç batağına girmelerinin nedenlerini analiz etmekten kendimi alamadım.Neden bir futbol takımı, bu kadar büyük bir borç yükünün altına girer? Bu takımların katlandıkları bu mali külfet, sportif anlamda bir nimete dönüşmekte midir? Yeşil sahalarda başarılı olan takımlar, acaba mali anlamda da başarıyı yakalayabiliyorlar mı? Ya da mali anlamda başarılı olan takımlar, sportif olarak da başarılı olabiliyorlar mı? Daha buna benzer bir çok soruya yanıtı arayabilmek amacıyla, analitik bir analiz kaçınılmaz oluyor.
Tuğrul Akşar- 5 Ocak 2019 Futbolumuzun içinde bulunduğu iktisadi, mali ve yönetsel olumsuzluklara ilişkin Doç.Dr.Kutlu Merih ile 2008 yılında kaleme aldığımız ve Futbol Ekonomisi ile Futbol Yönetimi kitaplarımızda ayrıntılı ele alıp analiz ettiğimiz, futbol yapılanmamıza ilişkin alternatif öneriyi yeniden sizlerle paylaşmak istedik. 2008’de dile getirdiğimiz sorunlar ve bunlara ilişkin önerdiğimiz devrimsel alternatif değişikliklerin bugün de geçerliliklerini koruduğunu gözlemliyorum.
Bildiğiniz üzere geçen yıl Süper Ligi şampiyon bitiren Bursaspor ön eleme maçları oynamadan doğrudan Şampiyonlar Ligi’nde gruplarda mücadele edecek. Grupta yer alacak takımlar geçen Cuma çekilen kuralarla belirlendi.
Sıra dışı bir Kulüp ve sıra dışı bir Başkan’ın hikayesi- Olympique Lyonnais
Son yedi yıldır fırtına gibi esen bir takım var Fransız liginde. Hem oynadığı futbol keyif veriyor hem de performansı. Son yedi yılın şampiyonundan, Olympique Lyonnais’ten söz ediyoruz. Birazdan hikayesini de okuduğunuzda, sıradan bir kulübün nasıl sıra dışı bir kulüp haline geldiğini göreceksiniz. Aslında 2009 Mayıs'ında kaleme aldığım bu yazıyı çıkarılacak dersler olduğu düşüncesiyle futbolekonomi.com da yayınlamak istedim.
Fırat Üniversitesi tarafından düzenlenen 2. Kariyer Günleri'ne katılan Türkiye'de futbol endüstrisinin iki uzman ismi Tuğrul Akşar ve Kutlu Merih, futbol endüstrisiyle ilgili çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Akşar, "Yer altı güçleri sektöre ilgi duymaya ve girmeye başlamışlardır. Sektör, vergi muafiyeti nedeniyle karapara aklama faaliyetleriyle ilişkilendirilmektedir." dedi.
Bu hafta ele alacağımız “Futbola Mali Kural”, aslında bizim bu sütunlarda uzunca süreden beri üzerinde durduğumuz bir konu. Bu bağlamda geçen hafta iki farklı konuda ancak felsefe olarak aynı anlayışa sahip iki önemli olayla karşı karşıyaydık. Bunlardan ilki, makroekonomik disiplini sağlamak amacıyla meclisten geçirilmek için hazırlanan “mali kural” yasa tasarısı; diğeri ise sportif anlamda tüm profesyonel futbol kulüplerini yakından ilgilendirecek Türkiye Futbol Federasyonu’nun “Futbola Mali Kural” deklarasyonu…
Tuğrul Akşar- Kutlu Merih/ 13 Ekim 2008 Giriş: Daha önceki yazımızda futbolumuzun genel bir röntgenini çekmiş; içinde bulunduğumuz kısır ve başarısız yapıyı analiz etmiştik. Bu hafta ise futbolumuzun Avrupa ve Dünya futbolundan daha fazla pay alabilmesi için nasıl bir yapılanmaya yönelmesi gerektiği üzerinde durmaya çalışacağız.
FutbolEkonomi, 2010 yılından bu yana futbolun ekonomik, finansal ve yönetsel boyutlarını mercek altına alan bağımsız bir bilgi ve analiz platformudur. 2005 yılında kurulan Futbol Ekonomisi Stratejik Araştırma Merkezi (FESAM) ile aynı vizyon doğrultusunda faaliyet gösteren platformumuz, futbolu sadece saha içi bir oyun değil, çok katmanlı bir endüstri olarak ele alır.