- Hata
ARŞİV
| Futbol Endüstrisi | | Yazdır | | e-Posta |
| Genel - Diğer Yazarlar | |||||
| Perşembe, 09 Aralık 2010 21:59 | |||||
|
Eğlence ve sporu buluşturan medyanın da katkısı ile endüstrileşen futbol tutkusu ekonomik krize rağmen büyümeye devam ediyor.
Türkiye'nin de dünya spor pastasından futbol sayesinde aldığı pay gözardı edilmeyecek boyutlara ulaştı.. Öyle ki Türk Hava Yolları dünyanın gözde takımlarına sponsor olarak Türkiye'nin dünyaya dönük sportif açılımında özel bir üstlendi bile. Önce Barcelona ardından Manchester United... THY, futbolun iki devini kanatlarında taşıyor artık. Sponsorluk bedelleri ise toplam 10,7 milyon euroyu buluyor... Türkiye global spor endüstrisinde de önemli bir oyuncu olmanın yeni adımlarını atıyor yani!
Araştırmalar muhtelif, veriler değişkenlik gösteriyor... Sports Industry Association, PricewaterhouseCoopers'ın (PwC), Deloitte: spor finansmanını mercek altına alan kuruluşluların en şanlıları arasında.. Ortaya çıkan genel tablo ise küresel futbol pazarının (kayıtdışı hariç) 150 milyar dolara yaklaştığını gösteriyor.
Ortalama büyüme yıllık bazda yüzde 6 seviyesinde görünüyor.. Özellikle yayın hakları anlaşmaları cep telefonu ve internet üzerinden yapılan yayınları da içermeye başlamasıyla çok daha yüksel getirileri gündeme taşımış durumda...
Futbol piyasasının finansman kalemleri genel olarak maç günü gelirleri, yayın gelirleri, sponsorluk gelirleri ve diğer gelirler olarak sınıflanmakta... Diğer gelirler kalemi özellikle markalı ürün satışını içeren ticari gelirler, transfer gelirleri ve borsaya kote olan kulüplerin halka açılma karşılığında elde ettiği gelirleri ön plana çıkarıyor.
Ancak bu endüstrinin sürüklediği bir çok sektör de futboldan nasibini almakta. Başta medya, spor malzemeleri ve bahis oyunları olmak üzere ulaşımdan, turizme ve reklamcılığa kadar çok sayıda alt sektör futbolun peşine takılmış durumda...
Türkiye'nin de boy gösterdiği Avrupa futbol pazarı ise yani kulüplerin elde ettiği kazançların toplamı olarak 2009 verileri ile 15 milyar euro seviyesine ulaştı.
Deloitte’un son araştırma sonuçları İngiltere'nin ülke bazında Real Madrid'in ise kulüpler bazında bu pazarın en büyükleri olduğunu gösterdi. Beş büyük Avrupa liginin (İngiltere’nin Premier, Fransa’nın Lig 1, Almanya’nın Bundesliga, İspanya’nın La Liga ve İtalya’nın Serie A) toplam cirosu 8 milyar euroyu buluyor. Dünyanın en zengin 20 futbol kulübünün oluşturduğu Para Ligi'nin potansiyeli ise 2008-2009 sezonunda 3,9 milyar euroya dayandı...
Bu ligde 5 yıldır aralıksız şampiyon olan Real Madrid 400 milyon euroyu bulan sezon geliri profesyonel futbol yönetimi açısından çok önemli bir örnek..
Buradaki anahtar kavram ise profesyonel yönetim anlayışı ve şirketleşme... Türkiye’deki kulüplerimiz de Avrupa'daki profesyonel trendleri adapte ettikleri orada katma değeri ekonomiye sunacaklardır.
Bursaspor gelirde de lider olmalı
En büyük kazancın yayın gelirlerinden oluştuğu Türkiye'de pazar büyüklüğü 500 milyon euroya geldiğini düşündüğümüzde alınacak çok yol olduğu da görülüyor.
Yeni gelir kalemleri Avrupa da başarı çizgisinin yükselmesi anlamını taşıyacaktır kulüpler için.. En önemli fırsat ise emin adımlarla beşinci büyük olma yolunda ilerleyen lider Bursaspor'a düşmekte...
Şampiyonluk yürüyüşünün önümüzdeki yıllarda da istikrar kazanarak sürmesi ve marka kent imajının perçinlenerek Türkiye sınırlarını aşması için tüm Bursalıların başlıca görevi haline geldi! Artık daha büyük düşünme zamanı geldi... Sanayi, tarım ve turizmin yayında futbol da bir sektör olmak zorunda. 30 milyon TL'lik bütçenin katlanarak büyümesi şart.
Kentin tüm dinamiklerinin sadece sportif başarı değil ekonomik başarı için de Bursaspor Sportif AŞ'ye destek vermesi gerekiyor...
Artan naklen yayınlar ve gelen puanlarla kazanılan paranın otomatik olarak artacağı şüphesiz. Şampiyonlar Lig'inden gelecek puanların kazancı da cabası..
Ancak ve özellikle sponsorluk ve ticari ürün (forma ve aksesuar) gelirlerinin artması, yani tanıtım ve pazarlamaya ağırlık verilmesi çok büyük önem taşımakta! Bursa'nın da bu sürece sahip çıkması birçok sektörü da şimden canlandırmaya başladı bile. Bu sürecin tüm Türkiye'ye pazarlanması önemli!
Ve tabii ki önemli aşamalardan biri de İMKB'ye kote olmak.
Beşinci büyük olmanın şartı gibi görünün bu atılım ise çok titiz bir çalışmayı şart koşuyor. Aksi taktirde, sadece gelirleri halka açan modelin benimsendiği hallerde yaşanan hayal kırıklığı riski var.{jcomments on}
|
Paylaş
Paylaş
Tüm Zamanların En İyi Elli KulübüTüm zamanların en iyi elli takımına ilişkin yapılan bir araştırmayı sizlerle paylaşmak istiyoruz. 1888'den 2009-10 sezonuna kadar müthiş tarihleri ve sportif performanslarıyla gerçekten de tarihin en iyi takımı olmayı hakeden bu kulüpleri görmek için tıklayınız" |
||
|
|
||
| |
||
|
2014-15 Sezonundan itibaren tüm kulüplerin uymak zorunda oldukları |
||
|
Makale Bir Endüstri Olarak Futbol ve Onu Kontrol Altına Almaya Çalışan Finansal Fair Play üzerine. tıklayınız... |
|
"Dört Büyüklerin Gelirleri Borçlarını Karşılamaya yetmiyor." Tuğrul AKŞAR ile yapılan söyleşi için tıklayınız.
|
2014 itibariyle Avrupa Futbolunun Marka Finansal Göstergeleri
|
||
2014 itibariyle Avrupa Futbolunun Marka Finansal Göstergeleri 
Son Yayınlananlar
- Dünyanın En Borçlu Kulübü: FC Barcelona!
- Mevzuu-Bahis Sadece Hakem mi Olmalı?
- Sporda Bahis Dürüstlüğü Raporu
- Kırmızı Kartın Gölgesinde Kalan Psikolojik Gerçekler
- Türkiye'de Hakem Skandalı
- Etik: Unuttuğumuz Pusula
- FC Bayern 2024-25 Sezonunda Rekor Gelire Ulaştı!
- Sevgili Kâmil Özer Hocam…
- Omerta'dan Pandoraya: Türk Futbolunda Sessizliğin Sonu mu?
- Beşiktaş’ın Değişmeyen Başkanları
Yazarlarımızın Son Yazıları
Kimler Sitede
Şu anda 1320 konuk çevrimiçiİstatistikler
İçerik Tıklama Görünümü : 53813814
|
Yazılarınızı info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. |
