Şikenin Ayak İzleri… ( II)
Bizi Takip Edin Futbol ekonomisi facebookta futbol ekonomisi twitterde
x
Buradasınız >> Ana Sayfa Haberler & Makaleler Genel Lale ORTA Şikenin Ayak İzleri… ( II)

Şikenin Ayak İzleri… ( II)

Dr. Lale Orta-19.12.2011

Türk futbolunun en önemli sorunlarından biri “şike ve teşvik primi” konusudur.

Türk futbolunda yıllardan beri tartışılan ve çözüm üretilmeye çalışılan “şike ve teşvik primi” ile ilgili olayları, yönetmelikleri, talimatları, çelişkileri, uygulamaları, yorumları, gelişmeleri ve bu konuyu önleme çabalarını incelediğimizde, bu sorunun hemen her dönem de var olduğunu görüyoruz. 2009 yılında, Almanya adli makamlarınca yürütülen şike ve bahis soruşturmasının Türkiye’de oynanan müsabakaları da içine alacak şekilde genişlediğinin anlaşılması üzerine, Türkiye Futbol Federasyonu, Sarıyer Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikâyette bulundu ve soruşturma başlatıldı. Böylece, Türk futbolunun her döneminde var olan, zaman zaman azalıp, zaman zaman da artan “şike” konusu, Türkiye’nin gündemine oturmuş oldu.

 

Türk futbolunun, bu güne kadar içinde bulunduğu en büyük girdaplardan biri olan, “şike” konusunu değerlendirebilmemiz ve içinde bulunduğu bugünkü durumunu daha sağlıklı yorumlayabilmemiz için, şikenin geçmişten günümüze kadar uzanan ayak izlerini takip etmemiz gerektiği düşüncesindeyim. Bu noktadan hareketle, sporda güçlü kadrosu ve yayın anlayışıyla referans gösterebileceğimiz gazetelerden olan Milliyet’in arşivinden, Türkiye Süper Ligi’nin başladığı 1959 yılından itibaren “şike ve teşvik primi” ile ilgili haberleri ve yazıları derleyerek kronolojik bir sıra oluşturduk. Şikenin Ayak İzleri’nin birinci bölümünde 1959-1984 yıllarını kapsayan 26 yıllık bir dönemi araştırmıştık. Çalışmamızın ikinci bölümünde ise, 1985–1994 yıllarını kapsayan 10 yıllık bir dönem ele alınmaktadır.

 

Türkiye’de şike ile ilgili olaylar ve gelişmeler (1985–1994):

06.02.1985, “Hakemler ve kulüpler içinde şike yapanlar var”

Futbol Federasyonu Başkanı Kemal Ulusu: “Hakemler ve kulüpler içinde şike yapanlar var ancak bunları ispat edemiyoruz” dedi. Ulusu ayrıca, Federasyonu özerk bir yapıya sokmak için çalışma yaptıklarını söyledi.

 

13.02.1985, “Ulusu: Kulüplere ve hakemlere, aracıları ben yollayacağım. Sonra suçüstü yaptıracağım”

Futbol Federasyonu Başkanı Kemal Ulusu: “Kritik maçlarda kulüplere de, hakemlere de aracıları ben yollayacağım. Pazarlıkları ben yaptıracağım. Sonra da suçluları yakalatıp hesap soracağım” dedi.

 

19.04.1985, “Futbol Federasyonu, ligin bitimine 6 hafta kala, Şike Tahkik Komisyonu kurdu”

Türkiye Futbol Federasyonu, ligin bitimine 6 hafta kala, şike ihbarlarını incelemek amacıyla Şike Tahkik Komisyonu kurdu.

 

11.05.1985, Ertuğrul Dilek, “ Şike olaylarının önüne geçilemiyor”

Futbol Federasyonu Hakem Komitesi Genel Sekreteri Ertuğrul Dilek, “Şike olaylarının önüne geçilemediğini, şike yapılma olasılığının fazla olduğu maçlarda gözlemci sayılarının artırıldığını söyledi. Şike ihbarlarının, telefonla yapılması yerine, yazılı olarak yapılması gerekir” dedi.”

 

05.08.1985, “Şike Tahkik Komisyonu yeniden oluşturuluyor”

Futbol Federasyonu Başkanı Erdoğan Ünver, ligler başlamadan önce Şike Tahkik Komisyonu’nun belirlenerek kamuoyuna açıklanacağını, kalabalık üye grubundan oluşacağını ve tam yetki ile çalışacağını söyledi.

 

26.04.1986, “Ereğlispor’da 10 futbolcuya şike cezası verildi”

Ereğlispor Kulüp Yönetim Kurulu, 10 futbolcuya şike yaptıkları iddiasıyla, toplam 1,5 milyon lira, teknik direktöre de yanlış taktik verdiği gerekçesiyle 250 bin lira para cezası verdi.

 

29.05.1986, “Gergin Lig”

Şampiyonluk düğümünün Beşiktaş ile Galatasaray’ın yapacakları son maçlara kalması gerginliğin soğuk savaşa dönmesine, söylentilerin yoğunlaşmasına ve karşılıklı suçlamalara neden oldu. Futbol dünyası, “şike iddiaları ve tazminat davası haberleri” ile elektriklendi.

 

29.05.1986, “Uygur: Galatasaray’a dil uzatmaya kimse cesaret edemez”

Galatasaray Kulübü Futbol Şube Sorumlusu Selçuk Uygur, yoğunlaşan şike dedikoduları için: “Galatasaray’a dil uzatmaya, çirkin ithamlar yakıştırmaya kimse cesaret edemez” dedi.

 

19.05.1986, “Yılmaz: Trabzonspor maç almak, maç satmak gibi çirkinliklere tenezzül etmez”

Trabzonspor Kulübü Başkanı Mehmet Ali Yılmaz: “Trabzonspor maç almak, maç satmak gibi çirkinliklere tenezzül etmez” dedi.

 

31.05.1986, “Oflas: 4 kritik maçı 2 gözlemci ve Şike Tahkik Komitesi üyesi izleyecek” 

Futbol Federasyonu Başkanı Erdenay Oflas: “4 kritik maçı, 2 gözlemci ve Şike Tahkik Komitesi üyesi izleyecek” dedi. 

 

07.06.1986, “Özal: Türkiye’de futbolcu dolardan daha çok değer kazanıyor”

Başbakan Turgut Özal: “Şike söylentilerinin önüne geçmek için puan eşitliği halinde şampiyon, iki takım arasında oynanacak bir maçla belirlensin” dedi.

 

31.08.1986, “Türkiye’de şike ve doping var”

Antrenör Gündüz Tekin Onay, “Türkiye’de şike yapıldığını, dopingin ise bir ‘çıbanbaşı’ olduğunu, Türk futbolunda başkanlar ve birinci sınıf hakemler dışında şike yapıldığını” söyledi.

 

26.09.1986, “Oflas: Şike ihbarları asılsız”

“Futbol Federasyonu Başkanı Erdenay Oflas, kendilerine yapılan şike ihbarlarının asılsız olduğunu söyledi.  Mesnetsiz, delilsiz yapılan ihbara göre bir takımın mağlubiyeti veya galibiyetine karar vermenin ya da bir kurumu suçlamanın, hukuk devletinde kolay iş olmadığını belirtti.”

 

17.10.1986, “Sayın: Türkiye’de şike yok”

Beden Terbiyesi Spor Genel Müdürü Şahap Sayın ile İstanbul Beden Terbiyesi İl Müdürü Sabri Sadıklar: “Türkiye’de yasal anlamda kesinlikle şike yoktur. Bize belge getirsinler gerekli olanı yapalım. Şikeyi ispatlamak zordur…” dedi.

 

22.01.1987, “Politika ve şike ikinci ligde bir yaradır”

İkinci Türkiye Liginde bulunan altı İstanbul kulübünün yönetici ve teknik adamları Milliyet’te düzenlenen açık oturumda: Türk futbolunun selameti açısından transferin belirli süre dondurulmasını, belediyelerin alt yapı için yardımcı olmalarını, kulüplerin şirketleştirilmesini, hakemlerin ise daha iyi eğitilmeleri gerektiğini belirterek “Politika ve şike ikinci ligde yaradır” dediler.

 

31.03.1987, “Şike ihbarı var, şike yönetmeliği ortada yok, Ligin yarısı yakın takipte”, Zeki Çol

Gençlerbirliği’nin sahasında Bursa’ya yenilmesi, kulübü karıştırdı. Gençlerbirliği Kulübü Başkanı Cavcav, “Çirkin bir yenilgi aldık. Yenilginin sorumlusu, oynamayan birkaç futbolcu değil; onların oynamayışına seyirci kalan kişidir” dedi. Şike Tahkik Komisyonu, Gençlerbirliği-Bursaspor, Diyarbakırspor-Boluspor ve Edirnespor-Konyaspor maçlarının TRT’den kasetlerini istedi. 1., 2.ve 3. Lig’de şampiyonluğa oynayan 24, kümede kalma uğraşı veren 74 takımın kritik maçları izlenecek. Futbol Federasyonu Başkanı Ali Uras, “Kritik maçlara gözlemci koyacağız. Almanya’da, İtalya’da federasyon, küme düşme, puan silme kararı veriyor. Hemen tatbik ediliyor. Kurallar işlerse, şike önlenir” dedi. Türkiye Futbol Federasyonu Asbaşkanı Nazım Özbay: “Futbol Federasyonu ve Beden Terbiyesi, Danıştay’ın denetimi altındadır. Federasyon özerk olmadığı için, kararlar geri dönüyor. Futbola özerklik gelmezse, bu işlerin altından çıkılmaz.” dedi.

 

11.06.1987, “Şike olaylarında Federasyon ilgisiz kaldı”

Türkiye Profesyonel 3. Lig kulüpleri şike olaylarında Federasyon’un  ilgisiz kaldığını söyledi.

 

29.07.1987, “Aydoğdu: Türkiye’de şike yapılıyor”

“Bayburtspor, Yönetim Kurulu Başkanı Ali Rıza Aydoğdu, Futbol Federasyonu’nca verilmeyen hakkının kanuni yollarla alınacağını söyledi. Futbol Federasyonu’nun Türkiye liglerinde şike olmadığını açıklaması üzerine: “Türkiye’de bal gibi şike yapılıyor. Futbol Federasyonu’nun bu kararı şikeye çanak tutmaktır” dedi.

 

21.08.1987, “Amatörler de mahkeme de”

“Futbol Federasyonu’nun şike yaptığını saptayıp bir alt kümeye indirdiği Erdemlispor, Çilimlispor, Burhaniyespor ve Beyköy’de Federasyon aleyhine dava açtı.”

 

13.03.1988, “Federasyon’dan şike soruşturması”, Atilla Türker

Uşakspor ve Sönmez Filament maçı Şike Tahkik Komisyonu’na verildi. Uşakspor’un 1-0 galip geldiği maçla ilgili ihbarlar fazlalaşınca, Futbol Federasyonu, 28 Şubat 1988 tarihinde Uşak’ta oynanan “Uşakspor-Sönmez Filament” Türkiye 2. futbol ligi maçıyla ilgili soruşturma başlattı.

 

16.03.1988, “Güzel: Şikenin takipçisiyiz”, Cemal Ersen

Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Hasan Celal Güzel: Şikenin sonuna kadar takipçisi olduklarını belirterek, “Şike spor ahlakını zedeleyen, spora ve sporcuya gölge düşüren bir olaydır” dedi.

 

24.05.1988, “Gözlemcilere göre Sakarya-Rize maçında şike belirtisi yok”

“Sakarya-Rize maçında ev sahibi ekip 3-1 öndeyken, son yirmi dakikada üç gol yiyip Rizespor’a 4-3 yenilmesi, çeşitli yorumlara yol açtı. Maçın hakemi Özcan Oal ile iki gözlemcisi Ata Bahri ve İhsan Akad’ın raporlarında ‘Sakaryaspor’un gevşek oynadığı, ancak kötü niyetli olmadığı’ belirtildi”

 

25.05.1988, “Denizlispor, hükümete başvurdu”

“Sakaryaspor-Rizespor maçı için Şike Tahkik Komisyonu ve Futbol Federasyonu’na başvuran Denizlispor’un hükümet nezdinde de girişimlerde bulunduğu açıklandı.”

 

27.05.1988, “Haydi beyler şikeye”

“Teşkilat teşkilat olalı, şikeye karşı çıkmayan genel müdür görmedi… Her başkan, her konu açılışında yemekten, yıkmaktan, kulağından tutup ligden atmaktan söz etti. Evet, az konuşuldu, uz konuşuldu. Dere, tepe dümdüz konuşuldu. Ama sonuçta bir arpa boyu yol alındı. Bu, her baharın vazgeçilmez öyküsü… Kâh güldüren, kâh düşündüren, kimilerini sevindirip, kimilerini üzen, kimilerine şan, şöhret, kimilerine dert, kasvet getiren bu öyküde kahraman yok… Kahramanlar var…

Bazen bir yönetici, bazen bir politikacı… Bazen bir antrenör, bazen bir futbolcu… Bir hakem, bir malzemeci, bir masör, bankacı, memur, işçi öyküde kahramanlığa soyunuyor…

Mekan?

Aklınıza gelebilen her yer;

Bir ev, bir otel köşesi… Bir saha, tribün… Cadde, sokak…

Öykünün gerçek adı ‘Şike…’ Ama ülke genelinde anılışı,  ‘Şaka’…"

 

15.06.1988, “Sakarya-Rizespor maçında şike bulunamadı”

“Şike Tahkik Kurulu Sakaryaspor-Rizespor maçında şike olmadığı görüşüne vardı. Öte yandan Kurul 29 Mayıs’ta Alaşehir’de oynanan Alaşehir-Tirespor maçında şike yapıldığı kararına vardı. Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu’nun onayından sonra, her iki takımda kümü düşürülecek. Alaşehir bu grupta küme düştüğü için bu karar Tirespor’a uygulanacak.”

16.08.1988, “Şikeye destek”

“Futbol Federasyonu ateşle oynuyor… Şike Tahkik Kurulu’nun ‘Tirespor-Alaşehir’ maçında şike yapılmıştır, bu iki takımın küme düşmesi gerekir şeklindeki kararı hiçe sayan Federasyon, Yönetim Kurulu’nun onayını almadan Tirespor’u kümede bıraktı… Şike Tahkik Kurulu’nun, ısrarla şike yapıldığını savunduğu bu maçla ilgili kararını dikkate almayan Federasyon, Türkiye 3. Lig gruplarını Resmi Gazete’de yayınlatarak yasal olmayan işlemine bir yenisini daha ekledi… ”

 

26.03.1989, “Bursa’da şike skandalı”, Nejat Yılmazbayhan

“Alanyaspor’un Sönmez Filament’e şike teklifi Bursa’yı ayağa kaldırdı. Sönmez Filament’in kendi sahasında 2-0 yendiği Alanyaspor’un üst düzey yöneticileri Bursalı iki yerel basın mensubunu devreye sokarak şike teklifinde bulundular.”

 

07.04.1990, “Ankara’da şike kavgası”

Gençlerbirliği Kulübü Başkanı İlhan Cavcav, ligde çirkin oyunlar oynandığına değinerek “Futbol Federasyonu’nun olaylara kayıtsız kalmaması lazım” dedi.

 

04.09.1990, “Şike mi değil mi?”

Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu Adanaspor-Bolu maçının şike olup olmadığı konusunda kararı bir sonraki toplantıya bıraktı.

 

06.09.1990, “Malatya’dan Federasyon’a sert tepki”

Malatyaspor Kulübü Başkanı Metin Kaya Çağlayan: “Federasyon’un şikeyi ortaya çıkarmak için hiçbir girişimde bulunmadığı, Malatyaspor’un bu konudaki girişimlerini de engellemeye çalıştıklarını” söyledi. “Şikeyi ispatlaması gereken merci Futbol Federasyonu’dur. Ancak onların görevlerini biz yapıyoruz” dedi.

 

17.10.1990, “Boluspor’a hayır”

Tahkim Kurulu; almış oldukları şike kararının kesin olduğu gerekçesiyle, Boluspor Kulübünün temyiz isteğini reddetti. Tahkim Kurulu Başkanı Ekrem Amaç: “Hukuk Usul Mahkemeleri Kanunu’nun 243. maddesine göre de karar eğer kesinse temyiz edilemez” dedi.

 

07.12.1990, “Şike ihbarcısı bıçaklandı”

Tahkim Kurulunun soruşturması sırasında Adana Demirspor’un şike yaptığını söyleyen kulübün eski basın sözcüsü İsmet Çakmak evinin önünde bıçaklı saldırıya uğradı ve bacağından bıçaklandı. Kimliği belirlenemeyen saldırgan “Adana Demirspor’a yaptıklarının hesabını vereceksin” diye bağırdı.

 

28.12.1990, “Şike olayı Meclis’te”

SHP İstanbul milletvekili Mustafa Sarıgül: Profesyonel ya da amatör olsun şike yapanların ömür boyu hak mahrumiyetine uğratılması için yasa değişikliği yapılmasını isteyen önergesini bugün Türkiye Büyük Millet Meclis’ine vereceğini söyledi. Kanun teklifinde: “Şike yaptıkları tespit edilen amatör ya da profesyonel sporcuların hangi dalda olursa olsun, ömür boyu müsabakalardan men edilmesi istenecek. Şikeye katılan yöneticiler ise spor kulüplerinde ve cemiyetlerinde bir daha görev almamaları isteniyor.”

 

08.01.1991, “Şikeden dönüş yok”

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Boluspor’un açtığı davada Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu lehine karar verdi. Böylece Adana Demirspor-Boluspor maçında şike yapıldığı yolunda Tahkim Kurulu’nun aldığı karar kesinlik kazandı.

 

10.01.1991, “Becikoğlu tehdit etti”

Boluspor Kulübü Başkanı Yılmaz Becikoğlu, Futbol Federasyonu’nun Boluspor’u küme düşürecek olması ile ilgili olarak: “Federasyon o kararı biraz zor alır” dedi.

 

10.01.1991, “Karar değişmez”, Meriç Müldür

Tahkim Kurulu Başkanı Ekrem Amaç: “A.Demirspor Kulübü eski Başkanı Fuat Özyardımcı ‘Şimdi yalancı şahitlik yaptım’ diyormuş. Bize böyle gelirse kararımız yine farklı olmaz. Tahkim Kurulu sadece onun ifadesine göre karar vermedi. Ekrem Amaç Futbol Federasyonu Başkanı Şenes Erzik’i de suçlayarak, Federasyon tarafından Başbakan’a bile şikayet edildiklerini belirtti ve ‘Bizi çıban başı diye gösterdiler’ şeklinde konuştu.”

 

11.01.1991, “İtirafçı pişman”

Futbol Federasyon’u Tahkim Kurulu’nca sorgulanan ve Adana Demirspor’un şike yaptığını itiraf eden eski Başkan Fuat Özyardımcı, Adana 7. noterine giderek yazılı bir açıklama verdi ve ifadesini değiştirerek, şikeye karışmadıklarını söyledi.

 

14.01.1991, “Tahkim Kurulu delik deşik”

Tahkim Kurulu tarafından “şike” yapıldığına dair karar verilen Boluspor-Adana Demirspor maçının davası, her iki kulübe ve Futbol Federasyonu’na içinden çıkılması zor günler yaşatırken, kurul bünyesinde de büyük yaralar açtı.

 

24.01.1991, “Şikeciler yan çiziyor”

“Adana Demirspor-Bolu maçında şikeye adı karışan A. Demirspor Kulübü eski idare amiri Seyit Barsbay Tahkim Kurulu’na gönderdiği ifadesinde, 27 Ağustos 1990 tarihinde alınan ve şikeye karıştığını belirten eski ifadesini reddetti.

 

08.02.1991, “Amaç’tan UEFA uyarısı”

“Tahkim Kurulu Başkanı Ekrem Amaç, Malatyaspor’un şike davası ile ilgili olarak UEFA’ya başvurmasının ciddi sorunlar yaratabileceğini söyledi. Boluspor’un Tahkim Kurulu’na yaptığı başvuruda Hukuk Usul Mahkemeleri Kanunu’nun 445. maddesinin 1. ve 7. fıkralarına dayanarak yargılamanın yenilenmesini istediğini belirtti. Buna göre Boluspor, Malatyaspor’un Adana Demirspor Kulübü eski Başkanı Fuat Özyardımcı’ya şike vardır diye ifade verdirmek için hileli yollara başvurduğunu ileri sürüyor.”

 

28.02.1991, “Tahkim Kurulu eriyor”

Tahkim Kurulu’nun yeni atanan yedek üyesi Doç. Dr. Hasan Erman’da görevinden istifa etti.

 

13.02.1991, “Tahkim Kurulu çark etti”

“Tahkim Kurulu, 19 Eylül 1990 tarihinde, Adana Demirspor-Boluspor maçı için verdiği şike kararı hakkında yürütmenin durdurulmasını kararlaştırdı ve şike dosyası yeniden açıldı. …Tahkim Kurulunun bu kararına göre, Malatyaspor’un Birinci Lig’e alınması ve Boluspor ile Adana Demirspor’un küme düşürülmeleri konusu da dondurulmuş oldu”

 

20.03.1991, “Tehditler, politik baskılar ve ardı arkası kesilmeyen istifalar: Tahkim Kurulu iflas etti ”

“Beş asil, üç yedek üyeden oluşan Tahkim Kurulu’nun A.demirspor-Bolu maçı için aldığı ‘şike’ kararı, kurul üyelerinin başını derde soktu. A.Demirspor, Boluspor, Malatyaspor ve Futbol Federasyonu yetkililerinin kuruldan istedikleri kararı çıkarabilmek için politik baskı, tehdit gibi yollara başvurmaları sonucu üyeler çareyi ya istifa etmekte ya da davadan çekilmekte buldular. Tahkim Kurulu Başkanı Amaç bile davadan çekilmek zorunda kaldı. Tahkim Kurulu şu anda dışarıdan bir üye ile takviye edilmesine rağmen ancak üç kişi ile toplanabilecek ve hukukçulara göre bu da yasal olmayacak.”

 

30.03.1991, “Yalçın’dan savunma”

Sarıyer Kulübü Başkanı ihsan Yalçın, Zeytinburnu ile yapılacak kritik maç öncesi söylentileri yalanladı ve “Ne Zeytinburnu şike teklif edecek kadar, ne de biz bunu kabul edecek kadar onursuzuz” dedi.

 

20.06.1991, “Tahkim, Şike’den çark ediyor”, Meriç Müldür

“Adana Demirspor-Bolu maçı için verilen ‘Şike’ kararı rafa kalkacak. A.Demirspor-Bolu maçı için 3/2’lik oy dağılımı şike kararı veren Tahkim Kurulu’nda o günden, bugüne kadar dengeler, sonra görüşler değişti. ‘Şike’ diyen iki üye davadan çekildi, bu konuda ısrar eden Uğur Tönük tek başına kaldı. Davadan çekilen iki üyenin yerine gelen iki üye ise ‘şike’ görüşüne itibar etmedikleri ileri sürülüyor.”

 

23.06.1991, “Tahkim Kurulu’nun kararında yanık kokusu var”, Meriç Müldür

“Tahkim Kurulu, tam 277 gün sonra ilk aldığı şike kararından çark ederek, ‘şike yok’ dedi ama birçok soruyu da arkasında bıraktı. Şike davasının ilk açıldığı günden bu yana büyük eleştirilere uğrayan ve darbe üstüne darbe yiyen Tahkim Kurulu’nun aradan geçen uzun zaman içerisinde hem yapısı hem de görüşleri değişti.”

 

23.06.1991, “Şike serbesttir!..”, Şansal Büyüka

“Tahkim Kurulu’nun A.Demirspor-Bolu maçı için verdiği ‘Şike’ kararında, bir şike olduğunu anlamıştık…

Aradan aylar geçti, Tahkim Kurulu aynı maç için şimdi ‘Şike yok’ kararı verdi…

Bal gibi biliyoruz ki, bu kararın alınışında da resmen ‘Şike’ var.”

 

21.07.1991, “Malatya ligden çekildi”

“Malatyaspor Başkanı Nurettin Soykan ve kulüp avukatı İzzettin Doğan düzenledikleri basın toplantısında, ligden çekildiklerini açıkladılar”

 

09.08.1991, “Malatya ile Erzik’ten ateşkes”

“Futbol Federasyonu Başkanı Şenes Erzik ile Malatyaspor Başkanı Nurettin Soykan, Sarı-Kırmızılı kulübe verilecek tazminat konusunda el sıkışarak anlaşmaya vardı.”

20.12.1991, “Şike parasını devlet ödedi”

“Futbol kamuoyunu uzun süre meşgul eden ve Malatyaspor’u ‘mağdur ettiği’ ileri sürülen şike davasında, Sarı-Kırmızılı kulübe ödenen 3 milyar liralık tazminatın 2 milyar lirasının, Türk Sporunu Teşvik Fonundan karşılandığı ortaya çıktı.”

 

21.12.1991, “Bakan’dan federasyona temlik”

“Şike tazminatı olarak Malatyaspor’a, Futbol Federasyonu tarafından, Türk Sporunu Teşvik Fonu’ndan 2 milyar lira ödenmesi üzerine, Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Ali Yılmaz, federasyonun Spor-Toto ve Spor Loto’dan alacağı olan 1 milyar 700 milyon liraya el koydurdu. Bakan Yılmaz temlik kararıyla ilgili olarak ‘Borç kimin ise o öder. Malatya’ya verilmesi gereken tazminatın sorumlusu Futbol Federasyonu’dur. Bu nedenle paraya el koyduk” dedi.

 

10.01.1992, “Teşvik primine yakın takip”

Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Ali Yılmaz, Türk futbolunda yıllardır gündemde olan teşvik primi konusunda çok sert bir görüş ortaya koydu: “Teşvik priminin şikeden farkı yoktur. Veren olursa kafasını kopartırım. Çünkü yasal değildir. Tespit edersem hiç acımam” dedi.

 

25.04.1992, “Yargıtay’dan tahkim’e ret”

“Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Tahkim Kurulu’nun Adana Demirspor-Bolu maçında şike yapılmadığı yolunda aldığı kararı temyiz etti. Yargıtay’ca alınan bu kararın geriye dönük işlemesinin mümkün olmadığı, ancak gelecekte örnek teşkil edeceği, ligin kaderini ise kesinlikle etkilemeyeceği açıklandı. Böylece Adana Demirspor ile Bolu’nun ligden düşmesi, Malatya’nın ise lige çıkarılması söz konusu değil.”

 

06.05.1992, “Şike teklifinde hakem parmağı”, Atilla Türker

“Geçen hafta oynanan Sökespor-İnegölspor maçından önce, bu maçın hakemi Vahap Beyaz’a, Sökespor’lu eski bir yönetici tarafından şike teklif edildiği ve bu işte A klasmanında bulunan bir hakemin arabuluculuk yaptığı belirlendi. Hakem Beyaz, bu tekliften sonra Merkez Hakem Komitesi’ne başvurarak maçtan affını istedi.”

 

19.05.1992, “Bu ne tesadüf”, Cemal Ersen,

“İki sezon önce ortaya atılan ‘Adana Demirspor-Boluspor maçında şike yapıldı’ iddiaları bir anda futbol camiasını karıştırmış, federasyon, tahkim kurulu işin içinden çıkamaz olmuştu. Toplam iki yıl süren tartışmalarda Tahkim Kurulu iki ayrı karar vererek şimşekleri üzerine çekmişti. Önce bu maçta şike yapıldığına karar veren kurul, daha sonra üyelerin değişmesi ile bu kez de “şike yok” kararına imza koymuştu. Kurul içersinde sürekli görüş ayrılıkları olmuş, tehditler, baskılar derken bazı üyeler çekimser kalmış, bazıları toplantıdan kaçmıştı. Sonunda yaşanılan olay, tıpkı bu olay gibi hukuk kaosuydu. Malatyaspor’un Tahkim Kurulu kararına itirazı üzerine konuyu Adalet Bakanlığı ele almış, dosyayı Yargıtay’a göndermişti. Adanademirspor-Boluspor maçı ile ilgili Tahkim Kurulu’nun son verdiği “şike yoktur” kararı Yargıtay’ca onaylanmıyordu. Ama bu kez Malatyaspor’un karşısına bir engel çıkıyordu. Yargıtay’ın bu tür davalarda geçmişe dönük karar alamayacağı. Şike bir bakıma onaylanıyordu. Ancak karar bundan sonra, bu tür davalara emsal teşkil etmekten öteye bir özellik tanımıyor.

…6 Mayıs 1990 tarihine bir bakarsak: Adana Demirspor’un o tarihte küme düşmesi kesinleşmişti. Boluspor ise küme düşmemek için çırpınıyordu. Adana’daki maçta Muammer bir penaltı kaçırmış, buna karşılık Demiroviç’in iki golü ile Boluspor galip ayrılmıştı. Son hafta Boluspor Ankara’da Ankaragücünü 4-0 yenmişti. Malatyaspor’da evinde Beşiktaş’ı 2-1 yenmişti ama düşmekten kurtulamamıştı. 1991-1992 sezonunda tesadüf ki Adana Demirspor ve Boluspor birlikte küme düştüler.”

 

26.03.1993, “Türkiye’de şike var”

“Galatasaray Futbol Şube Sorumlusu Adnan Polat’tan ilginç suçlamalar: Federasyon iflas etti. Hakemler tarafsız değil. Naklen yayınlar zararlı.”

 

27.03.1993, “Polat’a büyük tepki”, Yalçın Türk

“Fenerbahçe’nin yatırımlardan sorumlu yönetim Kurulu üyesi Mehmet Ali Aydınlar, Adnan Polat’ı ispata davet etti. Aydınlar, Polat’ın Fenerbahçe’yi şike yapmakla suçlayarak kamuoyunu karıştırmayı hedeflediğini belirtirken, şike olduğunu ispat etsin. Aksi halde hesabını sorarız” dedi.

 

27.05.1993, Polat’tan yaylım ateş”

“Galatasaray Futbol Şube Sorumlusu Adnan Polat, teşvik primi ve şike iddialarının doruğa çıktığını belirtti. Polat Beşiktaş’ın en kısa süre içinde bu lekeyi silmesi gerektiğini ileri sürdü. Beşiktaş’ı Gençlerbirliği kulübünü ve yöneticilerini suçladı. Polat: İlhan Cavcav, G.Birliği şike yapmaz, şerefli bir kulüptür diyor. Ardından da komik nedenlerle Beşiktaş maçı öncesi önemli futbolcularını kadro dışı bırakıyor” dedi.

 

28..05.1993, “Beşiktaş’a kimse dil uzatamaz”

“Beşiktaş Kulübü Başkanı Süleyman Seba, Siyah Beyazlı kulübün şampiyonluğuna kimsenin dil uzatamayacağını belirterek: Biz 90 yıllık bir kulübüz. Bizim hiç bir şampiyonluğumuzda leke yoktur” dedi.”

 

01.06.1993, Beşiktaş’tan şike suçlaması”, Bilal Meşe

Beşiktaş Asbaşkanı Recep Yazıcı: “Şampiyonluğa kimin leke düşürdüğü ortadadır. Zalad’ın yediği goller şikenin en büyük kanıtıdır. Türk futbolu adına utanıyorum” dedi. Yüksel Ülken’ de: “Adnan Polat bu lekeyi ömrü boyunca taşıyacak. Bu olay Galatasaray camiasını da derinden yaralamıştır” dedi.

 

11.06.1993, “Olaylar ve İnsanlar, Demokrasi ve Şike”, Hasan Pulur

“Şike lafları ayyuka çıktı, önüne gelen şikeden söz ediyor, herkes konuşuyor ve asıl konuşması gereken kişi ve kurum susuyor, akıl alacak iş değil. “Galatasaray’ın sorumlusu Adnan Polat, şampiyonluktan önce ‘Elimde şike dosyası var, Federasyon’u  UEFA’ya şikayet edeceğim!” dedi, arkası gelmedi…

Beşiktaş’ın eski yöneticisi İhsan Kalkavan, Galatasaray’a dayanmaları için “Ankaragüçlülere teşvik primi veririm” dedi. Gençlerbirliği Başkanı’nın Beşiktaş maçı öncesi üç oyuncusunu kadro dışı bırakması “şikenin alası” diye değerlendirildi, oysa tam tersi çıktı. Şike laflarını ortaya atan Galatasaray’lı Adnan Polat’ın o meşhur dosyası ne hikmetse şampiyonluktan sonra yok oldu. İhsan Kalkavan “şike vardır, şike paçalardan akıyor” diyor.

Bakırköy’ün bir komployo kurban gidip küme düşürüldüğü lafları kulaklara fısıldanıyor.

Ve özerk Futbol Federasyonu’nun ağzından tek kelime çıkmıyor.

Şimdi diyeceksiniz ki Futbol Federasyonu ne yapsın? Yapacağı iş çok basit üstelik yönetmeliği de var. Şike hakkında ihbar ve şikayet yapılırsa, ya da şayia çıkarsa, Tahkik Kurulu kurulur, araştırılır. Şimdi diyeceksiniz ki bundan ne çıkar? Şu çıkar; hiç olmazsa şikecinin yüreğine bir korku salınır, ya yakalanırsam diye… Ve de şikenin olağan değil, olağanüstü bir iş olduğu anlaşılır.

Ama böyle giderse şike yapmayana aptal diyecekler… Tıpkı hayali ihracat yapmayana, devleti soymayana, enayi dedikleri gibi…”

 

27.06.1993, “Şike, doping, mafya ile savaş”, Atilla Türker

Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Şükrü Erdem, “İlk iş olarak şike, doping ve spor mafyası ile uğraşacağım. Türk sporunda bazı karanlık güçler var. Bugüne kadar pek çok maç satın alındı. Halen alınıyor. Türkiye ikinci ve üçüncü liginde kirli olaylar yaşanıyor. Bazı kişiler çeşitli sporcuların, yönetici ve teknik adamların sırtından geçiniyor. Bu mafyanın da kökünü kurutmamız gerekiyor” dedi.

 

27.06.1993, “A.Gücü-G.Saray’a soruşturma”

“Futbol Federasyonu Beşiktaş Kulübü’nün başvurusu üzerine geçen sezonun son haftasında oynanan Ankaragücü-Galatasaray maçı ile ilgili olarak bir Tahkik Komisyonu oluşturdu. Beşiktaş Kulübü’nün söz konusu maçta şike yapıldığı yolundaki başvurusunu değerlendiren yönetim kurulu, siyah beyazlı kulüpten iddia ile ilgili belge istedi.”

 

07.07.1993, “Şike soruşturması başladı”

Şike Tahkik Kurulu Ankaragücü-Beşiktaş maçı ile ilgili soruşturma başlattı.

 

16.07.1993, “Şike davası sürüyor”

“Şike Tahkik Kurulu Ankaragücü-Galatasaray maçı hakkında karar veremedi. Ankaragücü kulübünün ve kaleci Zalad’ın Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunması ve yeterli delil toplanamaması nedeniyle, toplantıyı erteledi.”

 

02.10.1993, “Şikeyi futbolcular yapıyor”

“Gençlerbirliği kulübü Başkanı İlhan Cavcav, Türkiye’de şike yapıldığını iddia etti: Türkiye’de şike var. Şikeyi yapanlar ise futbolcular. Yöneticilerin bunu yapması imkânsız” dedi.

 

29.03.1994, “User: Teşvik primi normal”

“Fenerbahçe Futbol Şube Sorumlusu Erol User, teşvik primine kesinlikle karşı olmadığını söyledi ve bu konu kesinlikle spekülasyon malzemesi olarak kullanılıyor. Bizim kulağımıza Galatasaray’ın teşvik primi verdiğine ilişkin sözler geliyor. Sanırım aynı söylenti Galatasaray’a da gidiyordur. Ben bu prime karşı değilim. Çünkü takımı sadece teşvik ediyorsunuz, satın almıyorsunuz. Yani bu bir çeşit motivasyon yolu” dedi.

 

03.04.1994, Teşvik primi iddiası”

“Fenerbahçeli yöneticiler, 2-0’lık Bursaspor galibiyetinden sonra kulaklarına teşvik primi dedikodularının geldiğini söylerlerken, Teknik Menacer Cemil Turan maç sırasında yedek kulübesinden fırladı ve ‘2-0 mağluplar hala saldırıyorlar. Bunlara kesin para gitmiş’ diye bağırdı.”

 

30.04.1994, “Şikeye devlet yumruğu”

Türk futbolunun yıllardır başını ağrıtan şike olayına Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Şükrü Erdem el koydu ve 1994–1995 sezonundan itibaren İtalya ve Fransa modelinin yürürlüğe gireceğini, kanaate dayanarak şike kararı verileceğini açıkladı. Erdem: “Kim Türkiye’de şike yapılmıyor, hatır şikesi, teşvik primi yok diyorsa hayal âlemindedir. Yeniden oluşturulacak Şike Tahkim Kurulu, şike iddiası bulunan maçların hakem, gözlemci ve temsilci raporları ve video görüntülerini izleyip karar alacaklar” dedi.

 

14.05.1994, “Erdem rest çekti: Olayı körüklüyorlar”

Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Şükrü Erdem, şike ve teşvik primi söylentilerini çıkaranların mahcup olacaklarını ileri sürerek, “Bazı sorumsuz kişi ve yöneticiler başarısızlıklarına gerekçe bulmak için bu olayı körüklüyor. Kimse bu çirkinlikleri teşvik etmesin” dedi.

 

06.09.1994, “Şikeciler yandı”

“Spordan sorumlu Devlet Bakanı Şükrü Erdem’in talimatıyla hazırlanan şike talimatı bu haftadan itibaren yürürlüğe girecek. Futbol Federasyonu Başkanı ve Yönetim Kurulu’nun onayı ile yapılanacak Şike Araştırma Kurulu 5 kişiden oluşacak. Bu kurulun hazırladığı rapora göre federasyon kanaate dayalı karar verecek.”{jcomments on}

 

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  41275  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Lale Orta Pazartesi, 14 Kasım 2011.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

Neden Futbol Ekonomisi?

 

www. Futbolekonomi.com’un  vizyon ve misyonu temel olarak  Futbol Ekonomisi Stratejik Araştırma Merkezi’nin (FESAM) vizyon ve misyonuna paralel ve aynı düzlemdedir.

 

Bu bağlamda temel misyonumuz: Futbolun yerel ve küresel makro özelliklerini incelemek ve yeni yapısal modeller önermek; bu kapsamda entelektüel gelişimi hızlandırmak ve buna ilişkin referans olabilecek bir database oluşturmak ve bunu tüm futbol araştırmacılarının emrine sunmak... Bu amaçla yapılan çalışmaları yayımlamak; gerekli her türlü bilimsel futbol araştırma ve geliştirme projelerine entelektüel anlamda destek vermek.

 

Temel Vizyonumuz: Önerilen yeni modellerin gerçekleştiğini görmektir.

 devamı >>>

finansal-futbol-anim-1

tugrulaksar_ge_roportaj

Tuğrul Akşar Güngör Urasın sorularını yanıtlıyor

  Yazar Tuğrul Akşar,
Milliyet Gazetesi Yazarı Güngör Uras'ın
sorularını yanıtlıyor.
detay için tıklayınız..

 

Spor Endexi

 

16/04/2024

Kapanış Günlük
Değişim %
  BİST 100

9.707,13

-1,09

 bjk BJKAS

77,15

+3,28

 fb FENER

96,80

+5,22

 gs GSRAY

6,92

+0,44

 trabzon TSPOR

1,59

-1,85

   SPOR ENDEKSİ

4.847,33

-0,18

Videolar

Tuğrul, Tuğrul Akşar, Pusula, Ekonomi, Futbol, Futbol Ekonomi, Mali,VİDEONUN DEVAMI VE DİĞER VİDEOLAR İÇİN TIKLAYIN.

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 39672353

TRENDYOL SÜPER LİG 2023-2024 SEZONU

  

 

 Sıra TAKIMLAR 0 G B M A Y AV
Galatasaray 32 28  3   1  73 20 53  87 
2 Fenerbahçe  32  27    4  1 85  28   57

85

3 Trabzonspor  32  16 4  12 54  42 12 52
4 Beşiktaş  32   14   6  12 42  38  4 48
5 Rizespor 32 14 6  12   43  47 -4 48
6 Başakşehir 32  13 12 42  38 

  4 

 46 
7

Kasımpaşa

32  13  7  12   55 57  -2 46
8 Sivasspor 32 11 11

10 

38  43 -5  44 
9 Antalyaspor 32 10  12  10  36  37  -1 42 
10

Alanyaspor

32 10  12 10 41  46   -5  42
11 AdanaDemir 32 9 13  10

48 

43   5  40
12 Samsunspor 32 10  14 36  42 -6  38  
13 Ankaragücü 32  8 13

11 

40  41   -1  37
14 Kayserispor 32 10  10 12  36  45  -9  37
15 Konyaspor 32  12  12 34  45  -11  36
16 Hatayspor 32

7

12  13 36  44  -8 33
17 Gaziantep 32  7 17  35  50  -15  31 
18 Karagümrük 32  9 16  35 41  -6 30

19

Pendikspor  32 7 9 16 36 64 -28   30  

20

İstanbulspor 32 4 7 21 25 59 -34 16

Okur Yazar


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı  info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

 

Annual Review of Football Finance 2023

Annual Review of Football Finance 2023

Deloitte Sports Grup'un Avrupa Futbol Finansmanına ilişkin 32. kez düzenlediği yıllık futbol finans raporuna göre, Avrupa futbol pazarı 2021 - 22 sezonunda bir önceki yıla göre %7 büyüyerek 29.5 Milyar Euro büyüklüğüne ulaştı. Rapora ulaşmak için tıklayınız

Deloitte Money League - 2024

Deloitte Money league 2024

Deloitte Money League Raporunu 27. kez yayınladı. Rapora göre Avrupa'nın en zengin 20 kulübünün 2022-23 sezonunda gelirleri toplam 10.5 Milyar Euro'ya ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

UEFA Kulüp Finans&Yatırım Raporu 2024

 

UEFA Raporu-2023

UEFA Kulüp futbolunun finansal durumları ve yatırımlarına ilişkin yıllık görünüm ve benchmark raporunu yayınladı. Okumak için tıklayınız

 


 

2021-Money-league-Raporu

 

Yirmidördüncü Deloitte Money League raporuna göre Barcelona'nın 715.1 Milyon Euro'luk geliriyle ilk sırada yer aldığı, tamamı merkez lig kulüplerinden oluşan ve bir önceki yıla göre gelirleri %12 azalan Para Ligi raporunu okumak için tıklayınız

 


 

 

annual report 202021 photo

 

Avrupa Futbolunun patronu UEFA’nın gelirleri 5.7 Milyar Euro’ya Ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

 


 

 UEFA-Kulup-Futbolu-Lisanslama-2023


UEFA’nın 2023’te yayınladığı en son  Kulüp Lisanslamaya İlişkin Karşılaştırma raporuna göre kulüpler Pandemi döneminde 7.3 Milyar Euro zarar ettiler. UEFA raporu, Avrupa kulüp futbolunun endişe verici bir resmini çiziyor. Raporu okumak için tıklayınız.

 


    

191112 Aktifbank Ekolig

 

Türk futbolunun gelirlerinin ve ekonomik görünümünün mercek altına alındığı Futbol Ekonomi Raporu – EkoLig'in dördüncü sayısı yayınlandı. Süper Lig’in 2017-2018 sezonu sonunda 3,2 milyar TL olan geliri, 2018-19 sezonunda 4,2 milyar TL’na ulaştı. Bkz.

 

 

master bm report lowres

 

The European Club Footballing Landscape 2022


UEFA'nın Avrupa Lulüp futboluna ilişkin 13, kez yayınladığı, Covid-19'un etkilerinin de analiz edildiği raporu okumak için Bkz.


 

 EkoSpor-y

“Ekospor’un aylık bültenlerinden haberdar olmak için tıklayınız”

 

Süper lig Marka değeri araştırma

''Taraftar Algısına Göre Türkiye Süper Ligi Marka Değerini Etkileyen Faktörlerin ve Marka Değeri Boyutlarının Değerlendirilmesi'' Prof. Dr. Musa PINAR öncülüğünde yapılan bu araştırmayı okumak için tıklayınız.

 

 

the-european-elite-2019

KPMG Avrupa’nın 32 Elit Kulübünün değerlemesini yaptı. Süper Lig’den Galatasaray ve Beşiktaş’ın da bulunduğu bu raporda en değerli kulüp 3.2 Milyar Euroluk değeriyle Real Madrid oldu. Raporu okumak için tıklayınız.
 

Endustriyel_futbol

 

Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı Üzerine

Futbolun Endüstriyel gelişimi, kulüplerin sportif ve iktisadi/mali yapılanışını derinden etkiliyor. Dorukhan Acar’ın Kurumsal Yönetim temelli yaklaşımı ile "Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı"yı okumak için tıklayınız

 

 

Türkiye'de Kadın Futbolunun Gelişimi ve Günümüzdeki Durumu

 

imagesCAVM4O4L

 

Dr. Lale ORTA’nın Kadın Futboluna Entelektüel Bir Yaklaşım Sergilediği makalesi için tıklayınız.” 

 

 

İngiliz Futbolunda Kurumsal Yönetişim Üzerine

 

governance_in_football

 

Tüm kulüplerimize ve Türk Futbol yapılanmasına farklı bir bakış açısı kazandırabileceğini düşündüğümüz, İngiliz Parlementosu’nun Kültür, medya ve spor Komitesi’nin hazırladığı raporu okumak için tıklayınız. 

 

money-and-soccer

“Money scorring goals”, Gerçekten de “Para Gol Kaydedebiliyor mu? “

Euro 2012’nin olası ekonomik etkilerini
okumak için tıklayınız. 



FFP

Futbolda Finansal Sürdürülebilirlik Kapsamında ''Finansal Fair Play Başa Baş Kuralı ve Beşiktaş Futbol Kulübü Üzerinde Bir Uygulama 
Hüseyin AKTAŞ/Salih MUTLU,

okumak için tıklayınız.